Examples of using "Terrein" in a sentence and their turkish translations:
bilinmeyen bir bölgeye götürdü.
Bu çok ciddi bir arazi!
Çok kafa karıştırıcı bir arazi.
Pekâlâ, şimdi buradan ilerideki yola bir bakalım.
Bu arazinin bir kısmı benim.
araziyi haritalayan, olası engelleri teşhis edendir.
ve o zamana kadar bu acımasız ortama ve soğuğa dayanabilmek.
Burası gibi zorlu ortamlarda arazi çok zalim olabilir.
Eğer cinsiyet eşitliğinde başarıya ulaşırsak
Tamam, şuradan yolumuza bir bakalım. Enkaz şurada olmalı.
Şimdi soğuk, ıslak ve tehlikeli araziye geri dönme zamanım geldi.
Şimdi soğuk, ıslak ve tehlikeli araziye geri dönme zamanım geldi.
Hadi gidip enkazı bulalım. Batıya, dünyanın en zorlu arazilerinden birinin üzerinden uçuyoruz.
Sadece çölün sıcaklığıyla ya da arazinin tehlikeleriyle de değil,
Sütunları 2 km kadar uzanıyor. hiçbir doğal arazi özelliği ile korunmaz.
Ama burası gibi aşırı çöl arazilerinde bunu bulmak zor olabilir. Hâlâ biraz gevşek