Translation of "Kyoto" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Kyoto" in a sentence and their turkish translations:

Kyoto heeft veel universiteiten.

Kyoto'nun bir sürü üniversitesi var.

Ik kom uit Kyoto.

Ben Kyotoluyum.

Ik ga naar Kyoto.

Kyoto'ya gideceğim.

Ze woont in Kyoto.

O, Kyoto'da yaşıyor.

- Kyoto staat bekend om zijn tempels.
- Kyoto wordt geroemd om zijn tempels.

Kyoto eski tapınakları ile ünlüdür.

Ik ben in Kyoto geboren.

Kyoto'da doğdum.

Ik wil naar Kyoto gaan.

Kyoto'ya gitmek istiyorum.

Hij bezocht Kyoto vorig jaar.

O, geçen yıl Kyoto'yu ziyaret etti.

Ik woon nu in Kyoto.

Şimdi Kyoto'da yaşıyorum.

Kyoto is een prachtige stad.

Kyoto çok güzel bir şehir.

Hij kocht een klein huis in Kyoto.

Kyoto'da küçük bir ev satın aldı.

Ze heeft niet veel vrienden in Kyoto.

Kyoto'da çok fazla arkadaşı yok.

Kyoto is de voormalige hoofdstad van Japan.

Kyoto Japonya'nın eski başkentidir.

Waarom woonde je in Kyoto vorig jaar?

Geçen yıl niçin Kyoto'da yaşadın?

De trein kwam op tijd aan in Kyoto.

Tren Kyoto'ya zamanında vardı.

Ik heb een oom die in Kyoto woont.

Kyoto'da yaşayan bir amcam var.

Japan heeft veel mooie steden, zoals Kyoto en Nara.

Japonya güzel şehirlerle doludur. Örneğin, Kyoto ve Nara.

Ik heb een oudere broer die in Kyoto woont.

Kyoto'da yaşayan bir ağabeyim var.

Ik bezocht het museum vaak toen ik in Kyoto woonde.

Kyoto'da yaşadığım zamanlarda,müzeyi sıklıkla ziyaret ederim.

Ik woonde een paar jaar geleden in Tokio, maar nu woon ik in Kyoto.

Ben birkaç yıl önce Tokyo'da yaşadım, ama şimdi Kyoto'da yaşıyorum.

- Ik heb een tante die in Kyoto woont.
- Ik heb een tante die in Kioto woont.

Kyoto'da yaşayan bir teyzem var.

- Kioto is de vroegere hoofdstad van Japan.
- Kioto is de voormalige hoofdstad van Japan.
- Kyoto is de voormalige hoofdstad van Japan.
- Kioto is een voormalige hoofdstad van Japan.

- Kyoto, Japonya'nın eski başkentiydi.
- Kyoto, Japonya'nın eski başkentidir.