Translation of "Kloof" in Turkish

En gelet op die kloof van net...

Az önce geçtiğimiz yarık eğer bir işaretse

Dus wilt abseilen... ...hiervanaf de kloof in?

Demek bu yarığın kenarından halatla inmemizi istiyorsunuz?

Dit is de weg uit de kloof.

Tamam, yarıktan çıkmak için buradan gideceğiz.

- Die kloof wordt kleiner.
- Dat gat wordt kleiner.

Bu geçit daralmaktadır.

De netto calorie-kloof in elk land ter wereld.

Dünyanın tüm ülkelerindeki net kalori boşluklarını gösteriyor.

De kloof tussen rijk en arm wordt steeds groter.

Zengin ve yoksul arasındaki uçurum daha da genişliyor.

De wereld is niet in staat die kloof te dichten.

Dünya bu eksiği kapatacak durumda değil.

Dus je wilt dat ik de kloof oversteek en boven blijf?

Demek buradan karşıya geçmemi ve yüksekte kalmamı istiyorsunuz?

Door de kloof in af te dalen zijn we van de kouderoute af...

O yarığa halatla inmek bizi soğuk zincir güzergâhından çıkarıp