Examples of using "Gebracht" in a sentence and their turkish translations:
Tom bunu getirdi.
O anestezi altına girmiştir.
Sana kahve getirdim.
Bu üzümleri kim getirdi?
Çöpü çıkardın mı?
Teyzem bana çiçek getirdi.
Biz Tom'u eve götürdük.
Benim tarafımdan getirilecek.
Buraya benim isteğim dışında getirildim.
Yetiştirilme yöntemim bu.
Sana yanlış tornavida getirdim.
Hesaba hiç peşinat yazılmıyor.
O, dün beni ziyaret etti.
O, bilinçli olarak onu tehlikeye maruz bıraktı.
Çiçekleri kime getirdin?
Bireysel fedakârlık, koloninin ayakta kalmasını sağlıyor.
O, fikrini değiştirmek için ikna edildi
Onu hemen hastaneye götürdük.
Jim, derhal hastaneye yatırılmalı.
Şimdi Tom'un buraya getirilmesini istiyorum.
Çocuklar saat sekiz gibi getirilir.
O, hastaneye kaldırıldı.
Onu Tom'a ne yaptırdı?
Tom seni güldürdü, değil mi?
Ona odamı temizlettim.
- Bayan Smith ikinci çocuğunu doğurdu.
- Bayan Smith ikinci çocuğunu dünyaya getirdi.
Daha sonra seni hastaneye getirmiş olacağız.
O beni bir arabayla okula getirdi.
bir taşı hayata geçirmek için gerçekleştirilen kültürel ritüel.
Gelişim hakkında onu bilgilendirdim.
Kız hayvanat bahçesine götürülme konusunda ısrar etti.
Bugün öfke, gelişigüzelce ''kadın hastalıkları'' olarak addedilmiş
Saladin buzlu suyun getirilmesini emreder ve krala sundu.
Hepinizi tam da istediğim yere getirdim.
Mary bir kız doğurdu.
Yaşlı kadın bir hastaneye götürüldü ama çok geçmeden öldü.
Sağlıklı bir bebek doğurdu.
Noel'den birkaç hafta önce Tom sağ bacağını kırdı ve hastaneye götürüldü.
Buenos Aires'te ölmüş biri Uruguay'a naklediliyormuş gibi yaptık.
O biraz sıkılgandı.
Bir uydu eriyen buzulları izlemek için yörüngeye fırlatıldı.