Translation of "Koffie" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Koffie" in a sentence and their turkish translations:

- Mag ik wat koffie?
- Koffie, alstublieft.

Biraz kahve alabilir miyim?

- Drink je koffie?
- Drinkt u koffie?

Kahve içer misiniz?

- Maak alstublieft koffie.
- Maak alsjeblieft koffie.

Lütfen kahve yap.

Koffie, graag.

Kahve, lütfen.

Maak koffie.

- Kahve hazırlıyorum.
- Kahve hazırla.

Drink koffie.

Kahve iç.

- Wil je koffie?
- Wilt u wat koffie?
- Wil je wat koffie?

Biraz kahve ister misin?

- Maak wat koffie.
- Ga koffiezetten.
- Maak koffie.

Kahve yap.

- Hou je van koffie?
- Houdt u van koffie?
- Houden jullie van koffie?

Kahveden hoşlanır mısın?

- Jij houdt van koffie.
- U houdt van koffie.
- Jullie houden van koffie.

Sen kahveyi seversin.

- Hier is je koffie.
- Hier is uw koffie.
- Hier is jullie koffie.

- İşte kahven.
- İşte kahveniz.

- Laten we koffie pakken.
- Laten we koffie halen.

Kahve alalım.

- Wij houden van koffie.
- We houden van koffie.

Biz kahveyi severiz.

- De koffie is smerig.
- De koffie is vies.

Kahve iğrençtir.

- Zij drinkt geen koffie.
- Ze drinkt geen koffie.

O kahve içmez.

- Twee grote koffie, alsjeblieft.
- Twee grote koffie, alstublieft.

İki büyük kahve, lütfen.

- Ik wil koffie.
- Ik wil een kop koffie.

Kahve istiyorum.

Ik drink koffie.

Kahve içerim.

Tom drinkt koffie.

- Tom, kahve içiyor.
- Tom, kahve içer.

Koffie of thee?

Kahve mi yoksa çay mı?

Ik haat koffie.

Kahveden nefret ederim.

Ik wil koffie.

Kahve istiyorum.

Koffie en sigaretten.

- Kahve ve sigaralar.
- Kahve ve çilimler.

Drinkt hij koffie?

O, kahve mi içiyor?

Ik ruik koffie.

Ben kahve kokusu alıyorum.

Drinkt Tom koffie?

Tom kahve içer mi?

Maak wat koffie.

Kahve hazırla.

Ga koffie halen.

Kahve almaya git.

Zij dronken koffie.

Onlar kahve içtiler.

Is dat koffie?

Kahve mi?

Ik dronk koffie.

Kahve içtim.

Tom verkoopt koffie.

Tom kahve satıyor.

Zij drinken koffie.

Onlar kahve içerler.

Zij drinkt koffie.

Kahve içiyor.

Drie koffie, graag.

Üç kahve, lütfen.

Meer koffie, alstublieft.

Lütfen bana biraz daha kahve ver.

Twee koffie, graag.

İki kahve, lütfen.

Hij drinkt koffie.

- Kahve içer.
- O, kahve içer.

Ik verkoop koffie.

Kahve satıyorum.

Iedereen dronk koffie.

Herkes kahve içti.

Sami bestelde koffie.

Sami kahve sipariş etti.

Tom bestelde koffie.

Tom kahve sipariş verdi.

- Ik heb een hekel aan koffie.
- Ik haat koffie.
- Ik kan koffie niet uitstaan.

Kahveden nefret ederim.

- Ik maak koffie.
- Ik ben koffie aan het maken.

Kahve yapıyorum.

- Ik heb een hekel aan koffie.
- Ik haat koffie.

Kahveden nefret ederim.

- Ik drink koffie.
- Ik ben koffie aan het drinken.

Kahve içiyorum.

- Drink je thee of koffie?
- Drinkt u thee of koffie?

Çay mı yoksa kahve mi içersin?

- Wilt u een kopje koffie?
- Wilt u een kop koffie?

Bir fincan kahve ister misin?

- Wilt u thee of koffie?
- Willen jullie thee of koffie?

- Çay mı yoksa kahve mi içmek istersin?
- Çay mı, yoksa kahve mi tercih edersiniz?

- Ge drinkt te veel koffie.
- Je drinkt te veel koffie.

Çok fazla kahve içiyorsun.

Ik zet wat koffie.

Biraz kahve yapacağım.

Die koffie ruikt goed.

O kahve güzel kokuyor.

Tom wil meer koffie.

Tom daha fazla kahve istiyor.

Tom drinkt zelden koffie.

Tom nadiren kahve içer.

De koffie is koud.

Kahve soğuk.

De koffie is bitter.

Kahve acı.

Tom drinkt alleen koffie.

Tom sadece kahve içer.

Ik hou van koffie.

Kahveyi severim.

Ik heb koffie nodig.

Kahveye ihtiyacım var.

Deze koffie is bruin.

Bu kahve kahverengi.

"Meer koffie?" "Nee, bedankt."

"Daha fazla kahve?" "Hayır teşekkürler."

Wie wil meer koffie?

Kim biraz daha kahve ister?

Deze koffie is koud.

Bu kahve soğuk.

Ik drink geen koffie.

Kahve içmem.

Koffie geeft je energie!

Kahve sana enerji verir!

De koffie is geweldig.

Kahve harikadır.

Dit is goede koffie.

Bu iyi kahve.

Tom morste zijn koffie.

Tom kahvesini döktü.

De koffie is klaar.

Kahve hazır.

Dat is goede koffie.

Bu iyi kahve.

Italianen drinken geen koffie.

İtalyanlar kahve içmezler.

De koffie is heet.

Bu kahve sıcak.

Ik drink nooit koffie.

Asla kahve içmem.

Ik verkies slappe koffie.

Açık kahveyi tercih ederim.

Tom houdt van koffie.

Tom kahveyi seviyor.

Ik heb koffie gemaakt.

Kahve yaptım.

Het is maar koffie.

Sadece kahve.

Er is geen koffie.

Hiç kahve yok.

Bedankt voor de koffie.

Kahve için teşekkür ederim.

Tom dronk zijn koffie.

Tom kahvesini içti.

Ik betaal de koffie.

Kahve benden.