Translation of "Eenvoudige" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Eenvoudige" in a sentence and their turkish translations:

Tom draagt eenvoudige kleren.

Tom basit giysiler giyer.

Ik leg... ...een eenvoudige mastworp.

Yapacağım şey, basit bir kazık bağı.

De zeer eenvoudige versie is dit:

Ve çok basitleştirirsek

Een land besturen is geen eenvoudige taak.

Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.

Overleven in de jungle is geen eenvoudige opgave.

Ormanda hayatta kalmak kolay değil.

De prinses verkleedde zich als een eenvoudige herderin.

Prenses basit bir çoban kılığına girdi.

Er is geen eenvoudige route. Daarom heb ik jouw hulp nodig.

Bu yolculukta kolay bir yol yok. Bu yüzden yardımınıza ihtiyacım var.

Hier zijn vier eenvoudige dingen die je in het dagelijks leven kunt doen.

İşte günlük yaşamınızda kullanabileceğiniz dört kolay örnek:

Maar ze voorziet een eenvoudige en betrouwbare manier om te navigeren over de oceanen.

Ancak, yine de okyanuslarda gezinmek için basit ve güvenilir bir yol sağlar.

...eenvoudige prooien in stadsjungles als Mumbai... ...waar hij met eigen ogen luipaarden heeft zien rondsluipen.

Mumbai gibi kent ormanlarındaki başıboş köpek, kedi ve tavukların, yani kolay lokmaların peşinde.

We vroegen mensen over de hele wereld om hun levens te filmen en een paar eenvoudige vragen te beantwoorden.

Tüm dünyadaki insanlardan hayatlarını videoya çekmelerini ve birkaç basit soruyu yanıtlamalarını istedik.