Examples of using "Compleet" in a sentence and their turkish translations:
- Her şey tam.
- Hepsi tam.
O tamamen deli.
İndirme tamamlandı.
Hiç kıpırdamadan durarak...
Bu çevre tamamen değişti.
Göl tamamen dondu.
- Onların hepsi kahrolası kaçık.
- Onların hepsi kahrolası akıl hastası.
ve tamamen mağlup hissediyorsunuz.
Hiçbir düğün kavga olmadan tamamlanmazdı.
Eğer çökerse beni ezip geçecektir.
Bambaşka bir dünyaya adım atıyorsun.
Tom, tamamen bitkin olduğunu söyledi.
Tom'un işinin bitmesine daha çok var.
Ayrıca şaşkın bir şekilde oturan Abby var
Annesi geri gelene kadar... ...yavrular tekrar toplanmış.
O tamamen deli.
O adam tamamen deli!
Şu anda tamamen yok olmuş. Aramaya dağın diğer tarafında devam edelim.