Examples of using "Aanbrengen" in a sentence and their turkish translations:
Ben bunu o şekilde söylemezdim.
Programımızda bir değişiklik yapamayız.
Yukarıdaki helikopterin görebileceği şekilde kara yazabilirim.
Yukarıdaki helikopterin görebileceği şekilde kara yazabilirim.