Examples of using "يعد" in a sentence and their turkish translations:
insan kendi sonun kendisi hazırlıyor
kötü kabul ediliyor.
İnsanları muazzam sonuçlardan
artık bir kırmızı değildi.
hayır daha fazlası var onlar sınıf arkadaşıydı
Şekerimiz bitti.
ne malum onun böle dönmediği
Bende sadece bir tane kaldı.
Tom artık şarkı söylemiyor.
Sami artık Facebook'tan hoşlanmıyor.
Artık yardım olmadan yürüyemiyordu.
Öğrencilerimiz, en değerli kaynağımız
Ve Türkiye'nin başkenti olan,
Bu artık bir teori olmaktan çıkmıştı.
Ressam olmak dünyanın en güzel mesleği.
tavanınız akmıyor,
O neden artık bana mektup göndermiyor?
- Bu tekne artık denize dayanıklı değil.
- Bu tekne denize açılabilir durumda değil artık.
Tom artık bir çocuk değil.
Tom bana artık hasta olmadığını söyledi.
Neden kimsenin onu artık yapmadığını merak ediyorum.
tüm zamanların en iğrenç logosu.
fakat sonra ailemin parası bitti.
♪ Vazgeçtim bana yetmez artık ♪
Yani artık hipotermi tehlikesi yok.
Artık bu şekilde düşünemeyiz.
Bu sıkıntılı sorunu daha fazla görmezden gelemeyiz.
Affedersiniz ama bu video artık mevcut değil.
- Artık ona hiç kimse güvenmiyor.
- Daha ona kimse güvenmez.
Tom artık işini yapamıyor.
Tom artık bir Fransızca öğretmeni değil.
Tüm popülasyonlardaki yaşlılar risk altındadır,
daha fazla dayanamayıp çığlık atarak uçaktan indi
Çünkü Metropolitan Müzesi daha fazla dayanamayıp
Tom ona artık dayanamadı.
Şimdi ona söyleyemem. Artık o kadar basit değil.
Bu hayat için daha fazla enerjim yok.
Bu sayfiye artık eskisi kadar popüler değil.
Diş tellerinden artık utanmadığını söyleyen genç kızlarla,
Anne babası dönmediğinden... ...o, onları bulmaya gidiyor.
Bunu idrak etmek için önümüzde 70 yıl ve fazlası yok.
Papalığın şartı ise şuydu artık kadavra incelemiyecek
lambalarla değiştirilmesi dayanıklı oldukları için küresel ısınmayla mücadele
- Burç Halife şimdilik dünyanın en uzun gökdelenidir.
- Burç Halife, şu anda dünyadaki en yüksek gökdelendir.
Hiç sabun yok.
gerçeği tartışmak kişisel bir saldırıdır.
Artık mesai kavramı da yok onlar için
yüz otuz sekiz fit yüksekliğe ulaşan Chicago'daki Sigorta
Artık kendisi savaşmayacağına göre… Tuileries'e dönmesine izin verin ve
uluslararası ve Arapların yokluğunda karşılandı. Kendi içinde
bir siyasetçinin başından geçenler az daha benim başımdan da geçiyordu.
Eti sıyrılmış bile olsa, çok şeyde kullanabilirsiniz.
Eti sıyrılmış bile olsa çok şeyde kullanabilirsiniz
Tüm Dünya'da aynı sorun var. Gözle görünmeyen küçücük virüs sonumuzu hazırlıyor.
Sadece biraz süt kaldı.
O çocuk sadece dört yaşında fakat şimdiden yüze kadar sayabiliyor.
Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.