Examples of using "ولكنك" in a sentence and their turkish translations:
Ama yetki sizde.
sen de benim bir parçamsın.
Sadece bilinçli olarak farkında değilsiniz.
Sana bir fırsat verdim ama onu almadın.
Ama bizi buraya kadar getirmeniz harika bir başarı. Biraz dayanın.
Fakat eğer bisiklet sürebiliyorsanız yanıtları zaten biliyorsunuz.
Ama aslında sadece kazıyoruz, ellerinizi kullanırsanız uzun sürmeyecektir.
Hava sıcak, bu cesur bir karar ama yetki sizde, hadi gidelim. Hadi.
Ama bugün çok iyiydiniz. Yoğun baskı altında bile çok iyi kararlar verdiniz.
doğanın en ölümcül hayvanları ve sürüngenleriyle de karşı karşıya kalacağız.