Translation of "المسؤول" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "المسؤول" in a sentence and their turkish translations:

‫أنت المسؤول.‬

Yetki sizde.

‫ولكنك المسؤول.‬

Ama yetki sizde.

‫تذكر، أنت المسؤول.‬

Unutmayın, yetki sizde.

بالتأكيد، أتى المسؤول،

Hakikaten de geldi

‫لا تنس أنك المسؤول.‬

Unutmayın, yetki sizde.

‫لا تنس، أنت المسؤول.‬

Unutmayın, yetki sizde.

‫ماذا تعتقد؟‬ ‫أنت المسؤول.‬

Ne diyorsunuz? Yetki sizde.

‫أنت المسؤول. القرار قرارك.‬

Yetki sizde, karar sizin.

‫ماذا تعتقد؟ أنت المسؤول.‬

Ne düşünüyorsunuz? Yetki sizde.

‫أنت المسؤول، القرار قرارك.‬

Yetki sizde, karar sizin.

هل أنت الشخص المسؤول؟

- Sorumlu kişi sen misin?
- Yetkili kişi siz misiniz?

- هل لي أن أكلم المسؤول هنا؟
- هل يمكنني التحدث مع المسؤول هنا؟

Ben sorumlu kişiyle konuşabilir miyim?

‫أنت المسؤول هنا، القرار قرارك.‬

Yetki sizde, bu karar sizin.

‫أنت المسؤول،  أتتذكر؟‬ ‫القرار لك.‬

Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.

‫تذكّر، أنت المسؤول عن هذه المهمة.‬

Unutmayın, bu görevde yetki sizde.

‫تذكر، أنت المسؤول في هذه المهمة.‬

Unutmayın, bu görevde yetki sizde.

‫أنت المسؤول، هل تذكر؟‬ ‫القرار لك.‬

Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.

‫أنت المسؤول هنا.‬ ‫أنت تشاركني هذه الرحلة.‬

Burada yetki sizde. Bu yolculukta benimlesiniz.

‫أنت المسؤول في هذه الرحلة.‬ ‫القرار لك.‬

Bu yolculuğun yetkisi sizde. Karar sizin.

‫أنت المسؤول. دعنا نربط الحبل.‬ ‫هنا ربما؟‬

Yetki sizde. Hadi bu halatı bağlayalım. Belki şunun çevresine.

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول. ‬ ‫اتخذ قرارك.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.

‫هنا في الكهف، أنت المسؤول.‬ ‫اتخذ قرارك.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول. ‬ ‫اتخذ القرار.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول.‬ ‫اتخذ قرارك.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول.‬ ‫ اتخذ القرار.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.

ذهبت إلى مكتب الشؤون وطالبت برؤية المسؤول.

Sosyal hizmetlere geri gittim ve müdürü görmek istedim.

ثم هناك جذع الدماغ، المسؤول عن النوم والاستيقاظ.

Bir de uykuyu düzenleyen beyin sapı var.

أنا المسؤول، وليست زوجتي. لست مسؤولاً يا عزيزي.

Yöneten benim, karım değil. Sen öyle san canım.

‫أنت المسؤول. أنت شريكي في هذا الأمر.‬ ‫القرار لك.‬

Yetki sizde, bu konuda benimlesiniz. Karar sizin.

نزل سكيبيو كالفوس، المسؤول عن قوة الغز، في إمبوريا

İstila kuvvetinin başındaki Scipio Calvus , Emporiae'de karaya çıktı.

ايران ادعت ان السعودية هي المسؤول عن تصاعد الخلاف

İran, bundan Suudi Arabistan'ı sorumlu tuttu, savaşı kızıştırdığı için.

‫الجو حار. هذا قرار جريء.‬ ‫ولكنك المسؤول، فهيا بنا. تعال.‬

Hava sıcak, bu cesur bir karar ama yetki sizde, hadi gidelim. Hadi.

يلاحظ بأن الضابط المسؤول عنه يبدو وكأنه قد اتخذ قراراً خاطئاً.

kıdemli subayının kritik bir hata yapmış olabileceğini fark ediyor.

وعند أوّل منعطف في هذا النهر، أخبرنا الطبيب الجرّاح المسؤول عن مارك

Nehrin ilk dönemecinde, Mark'ın cerrahı

ترك هولاكو الملازم الموثوق به كاتبوغا المسؤول عن الدفاع عن سوريا حتى يعود

Hülagü güvendiği teğmeni Kitbuqa ya kendisi dönene kadar Suriyeyi savunması ve

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول. اتخذ القرار.‬ ‫يمكن للدغة الأفعى المجلجلة‬ ‫أن تكون قاتلة. لذا يجب أن نتوخى الحذر.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.