Examples of using "فيلمًا" in a sentence and their turkish translations:
yine yoğun dozda eleştiri olan bir filmdi aslında
kafasına göre uygulama yaptığını anlatan bir filmdi
yine eleştirisel bir filmdi
saçma sapan görselliği sıfır bir film yaparız diye düşünüyorum
gelelim davaroya kan davasını konu alan bir filmdi
54 yıllık yaşamında 82 filmde yer aldı
garibanların nasıl ezildiğini anlatan bir filmdi aslında
patronların düzenine daha doğrusu düzensizliğini analatan bir filmdi
Kardeşimle The Great Dance isminde bir film çekiyorduk.
baktı ki herkes ona gülen adam diyor, oda gülen adam isminde bir film çekti