Examples of using "عادي" in a sentence and their turkish translations:
sıradan senin benim gibi bir insan
farklılık göstermesi ise zaten normal bir şey
Ahmet Naç olarak sıradan bir insanım.
Şirkette olağanüstü toplantı yapıldı.
ne kadar sıradan bir insan olduğumu görürsünüz.
Bu duvar bizim gözümüze sıradanmış gibi görünebilir
Komşularımla sıradan muhabbet mi edeceğim?
Biri normal taksi, diğerinin üstünde ''Bu taksinin sürücüsü
Eşcinsel olmanın kötü bir yanı yok.
Vücudumuzun bilgeliği. Tükürük sürekli sahip olduğumuz sıradan bir şey
ortalama bir insan için mahkemeye gitmenin nasıl olduğunu anlatayım.
Ben sadece düz eski bir ofis çalışanıyım.
normal bir şekilde yaralanan insanın yarasının
Bazı durumlarda din birçok Afrikalıyı aşırı uç seviyeye sürükler:
Sayın başkan, günaydın. Başkanlığınızın son dakikalarında neler hissediyorsunuz? Herhangi bir gün ne hissediyorsam onu.
Bu genç ve yaşlı, zengin ve fakir, Demokrat ve Cumhuriyetçi, siyahi, beyaz, Hispanik, Asyalı, Amerikan yerlisi, eşcinsel, düz, engelli ve engelsizler tarafından konuşulan cevaptır. Sadece bir bireyler koleksiyonu veya bir kırmızı ve mavi eyaletler koleksiyonu asla olmadığımızı belirten, dünyaya mesaj gönderenler Amerikalılardır. Biz, ve her zaman Amerika Birleşik Devletleri olacağız.