Examples of using "صغارها" in a sentence and their turkish translations:
Yavrularını 24 saat beslemek zorunda.
Yavrularının geleceğiyse... ...çok daha belirsiz.
Onun yavrularından biri olabileceğini hayal ettik.
Geceden sağ çıkabilmek için en ufakları bile bu yolu kat etmeli.