Translation of "سيارته" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "سيارته" in a sentence and their turkish translations:

- تلك سيارته.
- تلك هي سيارته

O, onun otomobili.

تلك سيارته.

Şu, onun arabası.

أعطاني عمي سيارته.

Amcam bana arabasını verdi.

لديه سيارته الخاصة.

Onun kendi arabası var.

هو يغسل سيارته.

O, arabasını yıkıyor.

صعد إلى سيارته.

O, arabasına bindi.

اصطدمت سيارته بشجرة.

Onun arabası bir ağaca çarptı.

وقف سيارته خلف البناء.

O, arabasını binanın arkasına parketti.

إنه يقود سيارته الخاصة.

- Kendi arabasını sürüyor.
- Kendi arabasını kullanıyor.

كلٌّ منهم لديه سيارته الخاصة.

Her birinin kendi arabası var.

هنا حيث توم يركن سيارته غالبا.

Bu Tom'un genellikle arabasını park ettiği yer.

لم يسمح لي أن أقود سيارته إطلاقاً.

O, arabasını sürmeme izin vermezdi.

هل سمح لك عمك أن تقود سيارته؟

Amcan sana arabasını sürdürür mü?

- زاد السائق من سرعة سيارته.
- تسارع السائق بسيارته.

Sürücü arabasını hızlandırdı.

انقلبت سيارته عدة مرات قبل سقوطها في النهر.

Arabası nehre düşmeden önce birkaç kez döndü.

علاوة على ذلك ، دون إخبار أي شخص عن سيارته

üstelik arabasıyla kimseye haber vermeden

آمل أن يتوقف توم عن ركن سيارته أمام منزلي.

Keşke Tom arabasını evimin önüne park etmeyi bıraksa.

ساق سامي سيارته من القاهرة إلى الإسكندرية فقط ليبحث عن ليلى

Sami sadece Leyla'yı aramak için araçla Kahire'den İskenderiye'ye gitti.

- غالباَ مايقود توم سيارته أسرع قليلا من الحد المسموح به
- غالباَ ما يتجاوز توم حد السرعة بقيادته بشكل طفيف

Tom çoğunlukla hız limitinin biraz üzerinde sürer.