Translation of "خبرة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "خبرة" in a sentence and their turkish translations:

عديمو خبرة،

hayatında ilk defa bir şeye katılmak için

ليست خبرة جسدية فحسب إنما خبرة كاملة.

bedensel bir deneyim olmaktan çok varoluşsal bir deneyim.

كان الحكام في المسابقة الثانية ذوي خبرة، وكان المنافسون ذوي خبرة،

İkinci Popstar'da jüri deneyimliydi, yarışmacılar deneyimliydi,

لي خبرة أكثر من توم.

Tom'dan daha fazla deneyimim var.

إنها خبرة كلية أكثر منها بصرية،

Görsel olmaktan çok bütünsel;

لأنه للأسف لم يكن لدي أي خبرة.

Ne yazık ki, hiç tecrübem yoktu.

التي لم يكن لديها خبرة بحثية سابقة.

ve araştırma deneyimim de yoktu.

الأول هو أننا نمتلك خبرة محدودة جدًا

Birincisi, etnik gruplara ait kişilerle

كان فاضل آنذاك أكبر خبرة من رامي.

Fadıl o sırada Rami'den daha tecrübeliydi.

الآن سوف أتشاور مع أمي لأن لديها خبرة في الحياة،

Şimdi büyük ya annemize danışacağız deneyimli hayat konusunda;

نظّم نيفيرس مجلسًا بسرعة، حيث خلص الفرسان الأكبر سنًا والأكثر خبرة،

Nevers, yaşlı, daha deneyimli şövalyelerin

لقد كان إنجازًا مثيرًا للإعجاب ، لكن المجندين الشباب في الغالب واجهوا قوات ذات خبرة

Bu etkileyici bir başarıydı, ancak çoğunlukla genç askerler deneyimli,

وحصل كذلك على مملكة خاضعة مع جيش ذي خبرة يمكنه أن يمثّل مكونًا حيويًا

ve deneyimli bir ordusu olan vasal

كان Grissom أحد رواد الفضاء الأكثر خبرة في أمريكا: فقد كان عضوًا في مجموعة رواد الفضاء

uğruyordu . Grissom, Amerika'nın en deneyimli astronotlarından biriydi: O,