Translation of "حيال" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "حيال" in a sentence and their turkish translations:

وماذا ستفعلون حيال ذلك؟

Bu uğurda ne yapmayı düşünüyorsunuz?

ما رأي توم حيال هذا؟

Tom bunun hakkında ne düşünüyor?

أحيانًا ينتابنا شعورٌ سيئ حيال الأمور.

Bazen olaylar hakkında olumsuz hisler duyarız.

سأكون صريحة جدَا حيال هذا الأمر:

Şunda gerçekten açık olalım:

المرضى لا يحتاجون للقلق حيال المال.

hastalar para konusunda endişelenmek zorunda değiller.

حان الوقت لفعل شيء حيال هذا.

Bunun için bir şey yapmanın zamanı geldi.

علينا القيام بشيء حيال ما يحصل.

Neler olup bittiğine dair bir şeyler yapmak zorundayız.

ما الذي يمكننا فعله أكثر حيال الضوضاء؟

Gürültüyle ilgili başka ne yapabiliriz?

أطلعني الشباب أيضاً أنهم قلقون حيال العنف.

Gençler ayrıca bana şiddetle ilgili kaygılarından bahsediyorlar.

لا أحد يهتم حيال ذلك بعد الآن.

Artık kimse onu umursamıyor.

لا يمكننا فعل أي شيء حيال ذلك.

Biz onun hakkında bir şey yapamayız.

لست متأكدا حيال ما كان يتحدث توم عنه.

Tom'un neden bahsettiğinden emin değilim.

الآن، إليكم الخبر الجيد: يمكننا القيام بشيء حيال ذلك

Şimdi, işte iyi haber: bununla ilgili bir şeyler yapabiliriz.

أشعر بالفضول حيال أفكارك حول ما حدث في تونجوسكا

Tunguska'da ne olduğuna dair sizinde düşüncelerinizi merak ediyorum

‫والآن أنا قلق حيال طعامها،‬ ‫إذ كيف ستحصل عليه؟‬

"Nasıl yemek buluyor?" diye endişeleniyorum.

الماضي هو الماضي. لا يوجد شىء تفعلهُ حيال ذلك.

Geçmiş geçmişte kalmıştır. Onun hakkında yapabileceğin hiçbir şey yok.

أحيانا أكون أحمق٬ لا أستطيع فعل شيء حيال ذلك

Bazen bir adamım, bu konuda bir şey yapamam.

إذاً، لا عجب في أن ينتاب الفتيات القلق حيال مستقبلهن.

Yani kızların gelecekle ilgili kaygılarına şaşırmamak gerek.

هل ذلك هو السبب في عدم فعل شيء حيال الأمر؟

Bu konuda hiçbir şey yapılmayışının sebebi bu olabilir mi?

أنا أشعر بالرضا حيال الأشياء التي لا يمكنني فعلها مطلقا

denesem de en sonunda yapamadığım şeyler benim için sorun değil

في الواقع ، لقد أصبحنا نشعر بالأمان أكثر حيال جميع الطرق تقريبا.

Gerçekten de her yönden daha güvenli bir hâle geldik.