Translation of "لفعل" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "لفعل" in a sentence and their turkish translations:

حان الوقت لفعل شيء كبير.

Büyük bir şey,

لفعل ذلك، يجِبُ أن تُخاطر.

- Onu yapmak için, risk almak zorundasın.
- Bunu yapmak için riskler almak zorundasın.

هل نحن مستعدين لفعل ذلك؟

Bunu yapmaya hazır mısınız?

وكان مستعدًا لفعل ما يتطلبه الأمر

Bir başkasının yaşantısına saygı duymak için

حان الوقت لفعل شيء حيال هذا.

Bunun için bir şey yapmanın zamanı geldi.

فالأمر متعلق بالترخيص المجتمعي لفعل ذلك.

Faaliyet göstermek için genel bir kabul gerekiyor.

نحتاج إلى المال لفعل أي شيء.

Bir şey yapmak için paraya ihtiyacımız var.

متأكد بأن توم يخطط لفعل ذلك.

Tom'un onu yapmayı planladığından eminim.

ولذا لفعل هذا، سأقوم بعمل حيلتين الليلة.

Bunun için, bu gece iki numara yapacağım.

الطريقة الوحيدة لفعل ذلك هي تحسين العالم

Bunu başarmanın tek yolu dünyayı iyileştirmek,

تقول سيجال أن هنالك ثلاث طرق لفعل ذلك:

Sigal bunu yapmanın üç yolu olduğunu söylüyor:

لا بدّ أنّ هناك طريقة أفضل لفعل هذا.

Bunu yapmak için daha iyi bir yol olmalı.

لا اعتقد اننا نملك الوقت الكافي لفعل ذلك.

Bunu yapabilecek kadar vaktimiz olduğunu sanmıyorum.

هل كسرت دينك في النهاية ، لا حاجة لفعل أي شيء

en sonda dinini bozdun mu zaten bir şey yapmaya gerek yok

- إنهُ الوقت لِفعل شيئاً ما.
- حان الوقت لفعل شيئاً ما.

Bir şey yapma zamanı.

وهذا يعني السعي لفعل شيء أكبر من أن يجعلك سعيد فقط،

Ve bu kendinizi mutlu etmekten daha büyük bir şey yapmak için uğraşmanız demek,