Examples of using "ألعب" in a sentence and their turkish translations:
Onunla oynarım.
- Tenis oynayabilirim.
- Ben tenis oynayabilirim.
- Tenis oynamasını biliyorum.
belki de oynarım neden olmasın
Ben genellikle tenis oynarım.
Hiç golf oynamadım.
Eskiden futbol oynardım
bugün 3 taş oynar mıyım?
Yarın futbol oynayacağım.
Onunla sık sık tenis oynardım.
anne ne olur biraz arkadaşlarımla oynayayım
Yağmurda dışarıda oynamamalıydım.
benden iki yaş büyük bir arkadaşımla dışarıda oyun oynuyordum,
On yaşındayken çöplükte oynuyordum
Bugün öğleden sonra Tom'la tenis oynuyor olacağım fakat bu gerçekten çok istediğim bir şey değil.