Translation of "غدا" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "غدا" in a sentence and their turkish translations:

غدا عطلتك.

Yarın senin izin günün.

سأجلبها لك غدا.

Yarın onu sana getireceğim.

هل ستعود غدا؟

Yarın geri gelecek misin?

أراك غدا مساءا.

Yarın gece seninle görüşeceğim.

سأخبر جمال غدا.

Yarın Jamal'a söyleyeceğim.

أعده غدا من فضلك.

Lütfen yarın onu geri getir.

ارجوك , قوم بزيارتي غدا.

Lütfen yarın beni ziyaret et.

لا تنسى ميعادنا غدا.

Yarın randevumuzu unutma.

اليوم لا، غدا نعم.

Bugün hayır, yarın evet.

علينا تكرار هذا غدا.

- Yarın bunu tekrar yapmak zorundayız.
- Yarın bunu tekrar yapmalıyız.
- Yarın bunu tekrar yapmamız gerekiyor.

هل بإمكاني زيارتك غدا؟

Yarın seni ziyaret edebilir miyim?

سأبتاع غدا ما أحتاج.

Yarın ihtiyacım olan şeyi alacağım.

لن أستطيع القدوم غدا.

Yarın gelemeyeceğim.

سأشتري هاتفا خلويا غدا.

- Yarın bir cep telefonu alacağım.
- Yarın bir cep telefonu satın alacağım.

ماتش كوره القدم غدا.

Futbol oyunu yarın.

سأذهب إلى طوكيو غدا.

Yarın Tokyo'ya gideceğim.

بإمكانك خلع الضّمادة غدا.

Yarın bandajı çıkarabilirsin.

سأتواصل معك عبر الهاتف غدا.

Yarın seninle telefonda temas kuracağım.

لا أعتقد أنها ستمطر غدا.

Yarın yağmur yağacağını sanmıyorum.

غدا سوف ألعب كرة القدم.

Yarın futbol oynayacağım.

لا تستطيع أن تفعله غدا.

Onu yarın yapamazsın.

ستشعر بتحسّن غدا، أعدك بذلك.

Yarın daha iyi hissedeceksin, söz veriyorum.

سوف آتي غدا مرة أخرى

Yarın tekrar geleceğim.

علي بالذهاب غدا في الصباح.

- Yarın sabah gitmeliyim.
- Yarın sabah gitmek zorundayım.

لم لن تكون هنا غدا؟

Neden yarın burada olmayacaksın?

يمكن أن يجعلنا نقول "ب" غدا

yarın bize 'B' dedirtebilir

هل ستمطر غدا؟ لا أتمني ذلك

"Yarın yağmur yağacak mı?" "Umarım yağmaz."

- هل سيصل غدا؟
- هل سيأتي غداً؟

O, yarın gelecek mi?

غدا هو أول يوم عمل لي.

Yarın ilk iş günüm.

كل واشرب وكن سعيدا لأننا غدا نموت.

yemek, içmek, mutlu olmak, çünkü yarın olmayacağız.

حتى و لو أمطرت، سأذهب للسباحة غدا.

Yağmur yağsa bile, yarın yüzmeye gideceğim.

علينا ألا ننسى إرسال هذه الرسالة غدا.

Yarın bu mektubu postalamayı unutmamalıyız.

الانواء الجوية تقول بانها ستمطر غدا بعد الظهر .

Hava raporu yarın öğleden sonra yağmur yağacağını söylüyor.

ستقلع السفينة من هونغ كونغ غدا في الثالثة مساءا.

Gemi yarın 15:00'te Hong Kong'a yelken açacak.

غدا سنذهب إلى المدرسة كي نسجل أنفسنا في الدرس الذي نريد الالتحاق به.

Almayı istediğimiz derslere kayıt yaptırmak için yarın okula gidiyoruz.