Translation of "بتاتا" in Turkish

لم ألعب الجولف بتاتا.

Hiç golf oynamadım.

ليس ذلك منطقيا بتاتا.

- Onun bir anlamı bile yok.
- O, bir anlam bile ifade etmiyor.

- "هل فهمت؟" "لم أفهم بتاتا."
- "هل فهمت؟" "أنا لم أفهم بتاتا."

“Anlıyor musun?” “Hiç anlamıyorum.”

لا أملك شيئا بقوله بتاتا.

Tümüyle, söyleyecek hiçbir şeyim yok.

لم أقصد بتاتا أن يحدث هذا.

Gerçekten bunun olmasını kastetmedim.

لم تستحق ليلى أن تموت بتاتا.

Leyla ölmeyi hiç hak etmedi.

لم ينقاش توم عمله مع ماري بتاتا.

Tom işini Mary ile asla tartışmaz.

لم يتعرّف سامي بتاتا على صوت ليلى.

- Sami, Leyla'nın sesini hiç tanımadı.
- Sami, Leyla'nın sesini hiç tanımıyordu.

لم يكن توم يعلم بتاتا أنّي سأكون هنا.

Tom'un burada olacağıma dair hiçbir fikri yoktu.