Examples of using "ألعاب" in a sentence and their turkish translations:
Oyunlar, kamp ateşi gibidir.
Modern çok oyunculu video oyunları.
Birçok sunucuda, oyunlarda,
çünkü sokak oyunlarına sokak kültürüne
- Sami masa oyunlarını seviyordu.
- Sami masaüstü oyunlardan hoşlanıyordu.
- Sami kutu oyunlarını seviyordu.
El becerisini kullanan sihirbaz diyebileceğiniz biriyim,
Yeryüzünde 2,3 milyar insan video oyunları oynuyor.
din tüccarlarının elinde oyuncak olması
Bazı çocuklar sürekli video oyunu oynar.
atariler ve onların ardından internetin yükselmesiyle
video oyunlarının kendilerine kattıklarına ve bir topluluk olmaya dair
Mesela, mikrobilgisayarlar başta video oyunlarında kullanılıyordu
yedi kiremit oyununu hatırlayan var mı?
yüz binlerce kullanıcısı olan video oyunları geliştirmek için harcamıştım
video oyunları ve toplumlar gerçekten de oldukça bağlantılı.
İşte bu yüzden video oyunlarında canlı yayın başladı.
bu eğlenceli, etkileşimli video oyunlarıyla dolu havuza bakmalısınız
tablet telefon neydi ki o ataride oynadığın oyunlar
Okulun hiçbir kaynağı yoktu, bir spor salonu ve bir beden eğitimi hocası vardı.