Translation of "أسئلة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "أسئلة" in a sentence and their turkish translations:

أربعة أسئلة.

Dört tane soru.

أسئلة بسيطة.

Basit sorular.

عندي أسئلة.

Sorularım var.

سألني بضعة أسئلة.

Benimle ilgili birkaç soru sordu.

لتجيب على أسئلة طفلك،

tıpkı bir arkadaş gibi cevaplamak için

وبعدها، قرر سقراط طرح أسئلة

Sonra Socrates, bu köle oğlanın,

وعليك أن تطرح عليهم أسئلة.

Onlara sorular sormalısınız.

التركيز المنتظم من أسئلة المستثمرين

Yatırımcı sorularının düzenleyici odağı,

من 10 حوارات أسئلة وأجوبة

10 soru-cevap diyaloğundan oluşan

ليس لدي أي أسئلة أخرى.

Başka sorularım yok.

لا يوجد أسئلة حول هذا!

Bunun hakkında bir soru yok.

قال نكات رائعة وسأل أسئلة جيدة.

harika espriler yapıyor ve çok güzel sorular soruyordu.

يسأل أسئلة سخيفة في كل وقت.

O her zaman aptal sorular soruyor.

بينما يُسألن صاحبات الشركات النساء أسئلة الوقاية

Kadın girişimciye ise kaçınmacı bir soru sorulur.

يمكن للطلاب طرح أسئلة كتابية من هناك

öğrenciler oradan yazılıda soru sorabiliyor

سألني السيد ساتو عدة أسئلة حول الانتخابات.

Bay Sato bana seçim hakkında birçok soru sordu.

سوف يكون عندهم أسئلة أكثر كثيرا عننا.

Onların bizden çok daha fazla sorusu olacak.

أعاد لها الطفل، وبدأ يسأل أسئلة عن الأبوة.

Bebeği geri verdiği zaman ebeveyinlik ile ilgili sorular sormaya başladı.

لعدة سنوات أنا ومعاصريني نسأل بعض أسئلة مثل،

Ve yıllardır meslektaşlarım ve ben şöyle sorulara cevap vermek zorunda kalıyoruz:

عن طريق الإجابة على أسئلة الوقاية بأجوبة التنمية

odak değiştirmeyi başaran azimli girişimciler