Translation of "Teyzem" in Spanish

0.013 sec.

Examples of using "Teyzem" in a sentence and their spanish translations:

Teyzem genç görünüyor.

Mi tía parece joven.

Teyzem New York'ta yaşıyor.

Mi tía vive en Nueva York.

Teyzem Somali'den. O, Somalili.

Mi tía es de Somalia. Ella es somalí.

Teyzem yarın Tokyo'ya geliyor.

Mi tía viene a Tokio mañana.

Teyzem bana çiçek verdi.

Mi tía me regaló flores.

Teyzem bana çiçek getirdi.

Mi tía me trajo flores.

Teyzem New York'ta oturuyor.

Mi tía vive en New York.

Teyzem annemden daha yaşlıdır.

Mi tía es mayor que mi madre.

Teyzem mutlu bir hayat yaşadı.

Mi tía llevó una vida feliz.

Amcam zayıf fakat teyzem şişman.

Mi tío está delgado, pero mi tía está gorda.

Teyzem öleli iki yıl oldu.

Mi tía lleva muerta dos años.

Amcam zayıf ama teyzem şişman.

Mi tío está delgado, pero mi tía está gorda.

Taktığım kolyeyi bana teyzem verdi.

Mi tía me regaló el pendiente que llevo puesto.

Teyzem gazete okurken gözlük takar.

Mi tía lleva gafas cuando lee los documentos.

Dayım ve teyzem Fransa'da yaşıyor.

Mi tío y mi tía viven en Francia.

Teyzem bana bazı çiçekler getirdi.

Mi tía me trajo algunas flores.

Los Angeles'ta yaşayan bir teyzem var.

Tengo una tía que vive en Los Ángeles.

Teyzem kırsalda yalnız bir evde yaşıyor.

Mi tía vive en una casa solitaria en el campo.

Altmış yaşındaki teyzem büyük miras aldı.

Mi tía de sesenta años de edad recibió una gran herencia.

Teyzem bana bir fotoğraf makinesi verdi.

Mi tía me regaló una cámara.

Teyzem bana sanki bir çocukmuşum gibi davranır.

Mi tía me trata como si fuera un niño.

Teyzem tüm giderleri ödenmiş Hawaii turu kazandı.

Mi tía se ganó un viaje todo pagado a Hawái.

Teyzem bana bir doğum günü hediyesi gönderdi.

Mi tía me ha mandado un regalo de cumpleaños.

Teyzem hem Çince hem de İngilizce konuşur.

Mi tía habla tanto chino como inglés.

Teyzem bana iyi kahvenin nasıl yapılacağını gösterdi.

Mi tía me mostró cómo hacer buen café.

Teyzem onu ziyaret ettiğimde bir haftadır hastanedeydi.

Mi tía llevaba una semana en el hospital cuando la visité.

Teyzem hayatı boyunca iyi sağlığın tadını çıkardı.

Mi tía disfrutó de buena salud durante toda su vida.

- Teyzem akciğer kanserinden öldü.
- Halam akciğer kanserinden öldü.

Mi tía murió de cáncer de pulmón.

- Teyzem beş çocuk yetiştirdi.
- Halam beş çocuk yetiştirdi.

Mi tía crió a cinco niños.

- Teyzem Noel için bana bir kitap verdi.
- Teyzem Noel hediyesi olarak bana bir kitap verdi.
- Halam Noel hediyesi olarak bana bir kitap verdi.
- Teyzem bana Noel için bir kitap verdi.

Mi tía me dio un libro para Navidad.

- Amcam ve halam Fransa'da yaşıyor.
- Dayım ve teyzem Fransa'da yaşıyor.

Mi tío y mi tía viven en Francia.

- Osaka'da yaşayan bir teyzem var.
- Osaka'da yaşayan bir halam var.

Tengo una tía que vive en Osaka.

- Teyzem hem Çince hem de İngilizce konuşabilir.
- Halam hem Çince hem de İngilizce konuşabilir.

Mi tía puede hablar chino e inglés.