Translation of "New" in Spanish

0.008 sec.

Examples of using "New" in a sentence and their spanish translations:

- New York'ta yaşıyorum.
- Ben New York'ta yaşıyorum.

Vivo en Nueva York.

- John, New York'ta yaşıyor.
- John, New York'ta oturuyor.
- John, New York'ta yaşar.

John vive en Nueva York.

New York'ta yaşıyoruz.

Vivimos en Nueva York.

New York'ta yaşıyorum.

Vivo en Nueva York.

- New York Times'ı okuyorum.
- New York Times okurum.

Leo el New York Times.

- John, New York'ta yaşıyor.
- John, New York'ta yaşar.

John vive en Nueva York.

Kartacalılar New Carthage'dan ayrılıyor.

Las cartagineses marchan hacia nuevo Cartago.

Teyzem New York'ta yaşıyor.

Mi tía vive en Nueva York.

New York'a seyahat edelim.

Hagamos un viaje a Nueva York.

New York nasıl buluyorsun?

- ¿Te gusta New York?
- ¿Qué te parece Nueva York?

New York'ta hava nasıl?

- ¿Qué tiempo hace en Nueva York?
- ¿Cómo está el tiempo en New York?
- ¿Cómo es el clima de Nueva York?

New York'ta yolumu kaybettim.

- Me perdí en Nueva York.
- En Nueva York perdí mi camino.

Uçak New York'ta durmadı.

El avión no hizo escala en New York.

Amcam New York'ta yaşıyor.

Mi tío vive en Nueva York.

Londra'dan New York'a uçtum.

Volé desde Londres hasta Nueva York.

Uçak New York'a yaklaşıyor.

- El avión está llegando a Nueva York.
- El avión se aproxima a Nueva York.

John, New York'ta oturuyor.

John vive en Nueva York.

O olduğunda New York'taydım.

- Yo estaba en Nueva York cuando eso pasó.
- Cuando ocurrió, yo estaba en Nueva York.

New York Times'ı okuyorum.

Estoy leyendo el New York Times.

O, New York'ta yaşar.

- Ella vive en Nueva York.
- Él vive en Nueva York.

Bu köprü New York'tadır.

Este puente está en Nueva York.

Teyzem New York'ta oturuyor.

Mi tía vive en New York.

Tom New York'ta olabilir.

Tom podría estar en Nueva York.

Londra'dan New York'a uçtuk.

Volamos de Londres a Nueva York.

Ben New York'ta yaşıyorum.

Vivo en Nueva York.

New York'ta yaşamak istiyorum.

Me gustaría vivir en Nueva York.

John, New York'ta yaşar.

John vive en Nueva York.

New York'a gitmek istiyorum.

Me gustaría ir a Nueva York.

O, New York'ta yaşıyor.

Él vive en Nueva York.

Çocuklarım New York'ta yaşıyor.

Mis hijos viven en Nueva York.

New York treni budur.

Éste es el tren con destino a Nueva York.

Aslen New York City'denim.

Soy originario de Nueva York,

Rockefeller New York'un valisiydi.

Rockefeller fue gobernador de Nueva York.

- O iki hafta New York'ta olacak.
- İki haftalığına New York'ta olacak.
- İki hafta boyunca New York'ta olacak.

Estará en Nueva York dos semanas.

Tom bir New Yorklu ama onun bir New York aksanı yok.

Tom es neoyorquino, pero no tiene acento de Nueva York.

Aynı zamanda burada, New York'ta,

Aquí en Nueva York,

New York'un kuzeyinde bir yoldaydım.

Iba en una autopista al norte de Nueva York

New York City'de, 2018 yılında,

En la ciudad de Nueva York, en 2018,

Biz uçakla New York'a gittik.

Fuimos a Nueva York en avión.

New York ziyaret etmeye değer.

Vale la pena visitar Nueva York.

Tom şu anda New York'ta.

Tom ahora está en Nueva York.

Tom şimdi New York'ta değil.

Tom no está en Nueva York ahora.

Seni New York'ta ne bekliyor?

¿Qué te aguarda en Nueva York?

Onlar New York'a seyahate çıktılar.

Ellos partieron a Nueva York.

O, dün New York'ta mıydı?

¿Él estuvo ayer en Nueva York?

New York'u ziyaret etmek istiyorum.

Quiero visitar Nueva York.

Tom, New York Times okur.

Tom lee el New York Times.

New York'ta bir otelde kalıyorum.

Me hospedo en un hotel de Nueva York.

New York'un her karışını bilirim.

Conozco cada palmo de Nueva York.

Özgürlük Anıtı New York'ta bulunmaktadır.

La Estatua de la Libertad se encuentra en Nueva York.

Birkaç gündür New York'ta idim.

Estuve en Nueva York un par de días.

New York'ta hiç bulundun mu?

¿Alguna vez has estado en Nueva York?

Uçak New York'a zamanında vardı.

El avión llegó puntual a Nueva York.

New York'ta daireler çok pahalıdır.

Las viviendas son muy caras en Nueva York.

Bu tren New York'a gider.

Este tren va a Nueva York.

Ken asla New York'ta bulunmadı.

Ken nunca ha estado en Nueva York.

Hiç New York'ta bulundun mu?

¿Alguna vez has estado en Nueva York?

New York'taki Procter & Gamble'da çalışıyordum.

trabajé para Procter & Gamble en Nueva York.

New York'a bir yolculuk planlıyoruz.

Estamos planeando un viaje a Nueva York.

New York büyük bir şehir.

Nueva York es una gran ciudad.

O, uçakla New York'a gitti.

Fue a Nueva York en avión.

Ben de New York'a gittim.

Yo también he estado en Nueva York.

- Birçok ünlü sanatçılar New York'ta yaşarlar.
- Birçok ünlü sanatçı New York'ta yaşıyor.

En Nueva York viven muchos artistas famosos.

- Katrina kasırgası New Orleans'ı perişan etti.
- Katrina kasırgası New Orleans'ı harap etti.

El huracán Katrina devastó Nueva Orleans.

- Bir iş aramak için New York'a geldi.
- İş aramak için New York'a geldi.

Él vino a Nueva York buscando un empleo.

Ve New York şehrinde üniversiteye başladım.

y fui a la universidad en la ciudad de Nueva York.

New York’ta çiftlikler olduğunu bile bilmiyordum.

No sabía que Nueva York tenía granjas.

New York’un kuzeyindeki küçük bir kasaba

Y si esto puede ocurrir

New York'taki evimden Hong Kong'a taşındım

y fungir como CEO del South China Morning Post.

New York'taki Meatpacking District'te yer alıyor.

en el Meatpacking District en Nueva York.

Burası "The New York Times" binası.

Eso es "The New York Times" en Nueva York.

New Caledonia'nın Nouméa bölgesinde yer alıyor.

Está en Nouméa, Nueva Caledonia.

Jiro New York'tan henüz geri gelmedi.

Jiro no ha vuelto todavía de Nueva York.

Biz geçen sonbaharda New York'a taşındık.

Nos mudamos a Nueva York el otoño pasado.

New York'a tren saat kaçta kalkıyor?

- ¿A qué hora parte el tren a Nueva York?
- ¿A qué hora sale el tren de Nueva York?

O, New York'a ne kadar uzakta?

¿A qué distancia está de Nueva York?

Biz New York'a Büyük Elma deriz.

Llamamos a Nueva York la Gran Manzana.

New York'ta kış çok soğuk olabilir.

- El invierno puede ser muy frío en Nueva York.
- El invierno en Nueva York puede ser muy frío.