Translation of "Miydin" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Miydin" in a sentence and their spanish translations:

- Biriyle birlikte miydin?
- Biriyle miydin?

¿Estabas con alguien?

Biriyle miydin?

¿Estabas con alguien?

Endişeli miydin?

¿Estabas preocupado?

Partide miydin?

¿Estabas en la fiesta?

Evde miydin?

¿Estabas en casa?

Paris'te miydin?

¿Estabas en París?

Berlin'de miydin?

¿Estabas en Berlín?

Dün evde miydin?

- ¿Estuviste en casa ayer?
- ¿Estuvieron ayer en casa?

Sen trende miydin?

¿Estabas en el tren?

Neşeli değil miydin?

¿No estabas entretenido?

Kızgın değil miydin?

¿No estabas enojado?

Rahat değil miydin?

¿No estabas relajado?

Arabadaki sen miydin?

- ¿El del auto eras tú?
- ¿Eran ustedes los del auto?

Yemek yemeyecek miydin?

¿No ibas a comer?

Evde değil miydin?

- ¿No estabas en casa?
- ¿Tú no estabas en casa?

Kapıları kilitlemiş miydin?

¿Has cerrado las puertas con llave?

Öğle yemeği yemiş miydin?

¿Ya has almorzado?

Dün gece evde miydin?

¿Estuviste en casa anoche?

Saat onda evde miydin?

¿Estabas en casa a las diez?

Benimle oynamak ister miydin?

¿Querrías jugar conmigo?

Çıplak yüzmeye gider miydin?

¿Alguna vez nadarías desnudo?

Bir şey söylemek üzere miydin?

¿Ibas a decir algo?

Zili çalan kişi sen miydin?

¿Fuiste tú el que hizo sonar la campana?

Dün gece televizyondaki sen miydin?

- ¿Eras tú anoche en televisión?
- ¿Eran ustedes anoche en televisión?

O, orada olsaydı, gelmek ister miydin?

¿Si él hubiera estado allí, habrías querido venir?

Çocukların için genleri seçebilseydin, seçer miydin?

- Si tu podrías elegir los genes de tu hjo, ¿te gustaría?
- ¿Te gustaría poder elegir los genes de tu hijo?

Dün gece kapıyı açık bırakan sen miydin?

¿Tú dejaste la puerta abierta anoche?

Kopya çektiğimi öğretmene ispiyon eden sen miydin?

¿Fuiste tú el que le sopló al maestro que le hice trampa?

- Öğle yemeği yemiş miydin?
- Öğle yemeğinizi yediniz mi?

- ¿Ya has almorzado?
- ¿Ya han almorzado?

"Bir içki ister miydin?" "Bir tane aldım bile."

"¿Te apetece algo de beber?" "Ya he pedido algo."

''Hiçkimsenin seni sevmediğini bilsen iyi bir baba olabilir miydin?''

"Si nunca te han amado, ¿se puede llegar a ser un buen padre?".

- Onun doğum günü partisine davet edildin mi?
- Onun doğum günü partisine davetli miydin?

¿Te invitaron a su fiesta de cumpleaños?