Translation of "Küçücük" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Küçücük" in a sentence and their spanish translations:

Bu küçücük yaratıklar.

Estas pequeñas criaturas.

Benim evim küçücük.

- Mi casa es pequeñita.
- Mi casa es minúscula.

Onun küçücük ayakları var.

Ella tiene pies pequeños.

- Bu küçücük köyde elli tane aile yaşar.
- Bu küçücük köyde elli aile yaşıyor.

Cincuenta familias viven en este pequeño pueblo.

Onuda küçücük parçalara ayırıp yuvalarına taşıyorlar

lo cortan en pedazos pequeños y lo llevan a su casa

Tom küçücük yatak odasından nefret ediyor.

Tom odia su estrecho dormitorio.

Demek ki olayımız o küçücük virüs değilmiş

Entonces nuestro incidente no fue ese pequeño virus

Binlerce kilometreyi o küçücük ayaklarıyla kat ediyorlar

cubren miles de kilómetros con sus pequeños pies

Evler ve arabalar gökyüzünden bakınca küçücük görünüyorlardı.

Las casas y los coches se veían pequeños desde el cielo.

Yani aslında o küçücük ağızlarla tek tek üst üste konularak

en otras palabras, poniéndolas una por una con bocas pequeñas

Kendini küçücük bir çatlaktan sokabiliyor. Yengeç onu hisseder gibi oldu

Ella puede pasar por una pequeña grieta. Y, al parecer, el cangrejo la percibió

Tüm Dünya'da aynı sorun var. Gözle görünmeyen küçücük virüs sonumuzu hazırlıyor.

Hay el mismo problema en todo el mundo. El pequeño virus invisible prepara nuestro fin.

Küçücük birşey olabilir uygun şartlar ve tedavi sağlanmaz ise ölüme kadar gidebilir

Puede ser algo pequeño, si no se proporcionan las condiciones y el tratamiento adecuados, puede durar hasta la muerte.