Translation of "Etmen" in Spanish

Dikkat etmen gerek.

- Tienes que prestar atención.
- Tenéis que prestar atención.

Teklifini kabul etmen aptalcaydı.

Fue tonto de tu parte aceptar su oferta.

Bize teşekkür etmen gerekmez.

No tienes que agradecernos.

Rolünü kabul etmen gerek.

Necesitas aceptar tu papel.

Bana yardım etmen incelikti.

Fue lindo de tu parte el ayudarme.

Tom'la dans etmen beklenecek.

Se esperará que bailes con Tom.

Ona teşekkür etmen gerekir.

- Deberías darle las gracias.
- Deberían darle las gracias.

Ona yardım etmen gerekli.

Tú tienes que ayudarla.

Bana teşekkür etmen gerekmiyor.

- De nada.
- No hay de qué.

Bana yardım etmen çok hoş.

Qué amable de usted ayudarme.

Bir diş hekimini ziyaret etmen gerekiyor.

Usted debería ver a un dentista.

Bana yardım etmen şartıyla onu yaparım.

Lo haré con la condición de que me ayudes.

Kanapenin altını kontrol etmen gerektiğini düşünüyorum.

Creo que deberías revisar debajo del sofá.

Kimse bana yardım etmen için zorlamadı.

Nadie te obligó a ayudarme.

Senin Tom'a yardım etmen gerekiyordu, biliyorsun.

Se suponía que ibas a ayudar a Tom, ¿sabes?

- Beni izlemelisin.
- Beni takip etmen gerekiyor.

Debes seguirme.

- Bana yardım etmelisin.
- Bana yardım etmen gerekir.

- Necesitas ayudarme.
- Tienes que ayudarme.

- Onu tamir etmen gerekir.
- Bunu onarman gerekiyor.

Necesitas arreglarlo.

Burada yemekten imtina etmen iktiza eden şeylerin listesi vardır.

Aquí hay una lista de cosas que deberías evitar comer.

- Onu tamir etmelisin.
- Onu tamir etmen gerekiyor.
- Onu tamir etmek zorundasın.

Tienes que arreglarlo.

Tom şarkı söylemek istemeyebilir ama yine de ona rica etmen gerekir.

Puede que Tom no quiera cantar, pero aun así deberías preguntarle.

- Ona işinde yardım etmiş olman gerekirdi.
- Ona işinde yardım etmen gerekirdi.
- Ona işinde yardım etmeliydin.

Deberías haberlo ayudado con su trabajo.

- Bunu tek başıma yapamayacağım. Bana yardım etmelisin.
- Bunu yalnız başıma yapmam mümkün değil. Bana yardım etmen gerekiyor.

No puedo hacerlo solo. Tienes que ayudarme.