Translation of "Işlerin" in Russian

0.009 sec.

Examples of using "Işlerin" in a sentence and their russian translations:

İşlerin değişmesini istemiyorum.

Я не хочу, чтобы что-то менялось.

İşlerin kötüleşmeyeceğini umuyoruz.

Мы надеемся, что хуже не станет.

İşlerin gidişatından memnun değilsinizdir.

Вас не устраивает происходящее.

İşlerin kolay olmasını beklememelisin.

Вам не следует ожидать, что будет просто.

Ben işlerin kontrolünü aldım.

Я получил контроль над работами.

İşlerin iyi gittiğini düşündüm.

- Я думал, что всё нормально.
- Я думала, что всё нормально.

Ben işlerin değişeceğini sanmıyorum.

Не думаю, что что-то изменится.

İşlerin iyi olacağını düşünüyorum.

Думаю, всё будет прекрасно.

İşlerin iyi gittiğini düşünüyorum.

По-моему, всё идёт хорошо.

İşlerin gidişatı konusunda mutlu değilizdir.

Нас не устраивает происходящее.

İşlerin istenilen sonucu vereceğine eminim.

- Я уверена, что всё получится.
- Я уверен, что всё получится.

Burada işlerin farklı olduğunu biliyorum.

Я знаю, что здесь всё по-другому.

Tom işlerin nasıl sonuçlandığından memnundu.

Том был доволен тем, как все получилось.

Yapman gereken işlerin olduğundan eminim.

Я уверен, у тебя есть чем заняться.

İşlerin iyileşeceğini ummaya devam ediyoruz.

Я продолжаю надеяться, что всё наладится.

İşlerin yakın zamanda değişeceğini sanmıyorum.

Не думаю, что в ближайшее время что-то изменится.

çünkü işlerin daha iyi olabileceğini biliyordum.

ведь я знала, что всё может быть лучше.

İşini kişisel işlerin ile karıştırmaman gerekir.

Не надо путать бизнес с личными делами.

Tom hâlâ işlerin gidişinden memnun değil.

Том всё ещё недоволен тем, как идут дела.

İşlerin senin için kolay olmadığını biliyorum.

- Я знаю, что для тебя всё было непросто.
- Я знаю, что для вас всё было непросто.

İşlerin bu sefer farklı olmasını istiyorum.

Я хочу, чтобы на этот раз всё было по-другому.

Ev işlerin bittiğinde arkadaşlarınla oynamaya gidebilirsin.

Ты можешь пойти играть с друзьями, когда закончишь с домашними делами.

Tom işlerin burada olma tarzına alışıyor.

Том привыкает к здешнему порядку.

Tom Mary'ye işlerin nasıl yapılacağını gösterdi.

- Том ввёл Мэри в курс дела.
- Том объяснил Мэри азы работы.

İşlerin nasıl gittiğini bekleyelim ve görelim.

Давайте подождём и посмотрим, как пойдут дела.

İşlerin bu kadar kötü olduğunu fark etmedim.

- Я не понимал, что всё так плохо.
- Я и не знал, что всё так плохо.

Yakında işlerin tehlikeli bir dönüş alacağı netleşti.

Скоро стало ясно, что события приобретают опасный оборот.

Bu işlerin hepsini bir defada yapmaya çalışma.

Не пытайся сделать все эти вещи сразу.

İşlerin çok kötü olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu.

Я и не подозревал, что всё так плохо.

İşlerin nasıl yoluna koyulacağına dair düşünce ve fikir üretmiyorsun.

Вы не генерируете мысли и идеи как сделать так, чтобы всё получилось.

- Ben şans diledim.
- İşlerin iyi gitmesi için dua ettim.

Я скрестил пальцы.

İşlerin yüz ya da elli yıl önce nasıl olduğunu bilmiyorum.

Я не знаю, какая была обстановка сто или пятьдесят лет тому назад.

Seninle ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bir problem varsa, çözülmeli. Pazar gününü az kalsın polisi arayarak ve kapıyı kırarak sonlandırıyorduk. Komşuların bunu kapamayacaktır, bir dahaki sefer polisi arayacaklar. İşlerin böyle kötüye gitmesine izin verme. Ayrıca dediler ki sen deliymişsin ve bir volkanın üzerindeymiş gibi yaşıyorlarmış.

Я не знаю, что с тобой делать. Если есть проблемы - их надо решать. В воскресенье чуть всё не закончилось вызовом полиции и взламыванием двери. Соседи не будут долго терпеть, они в следующий раз вызовут полицию. Давай не доводить до этого. Они говорили, что ты неадекватен и они живут как на вулкане.