Translation of "Hikayesini" in Russian

0.003 sec.

Examples of using "Hikayesini" in a sentence and their russian translations:

Onun hikayesini dinledim.

Я выслушал её рассказ.

Bana hikayesini anlatacak.

Он собирается рассказать мне свою историю.

Onun hikayesini dinleyelim.

Давайте послушаем её историю.

Tom bize hikayesini anlattı.

Том рассказал нам свою историю.

Ve Arifeen'in hikayesini çok seviyorum.

Мне так нравится история Арифин,

O gözyaşları içinde hikayesini anlattı.

Она в слезах рассказала свою историю.

Büyükannem bana Külkedisi hikayesini anlattı.

Бабушка рассказала мне историю о Золушке.

Onun hikayesini duyduğunda şok oldu.

Она была шокирована, когда услышала его историю.

O, hikayesini gözyaşları içinde anlattı.

Он в слезах рассказал свою историю.

Torunum Pamuk Prenses hikayesini seviyor.

Мой внук любит сказку про Белоснежку.

O bana hayatının hikayesini anlattı.

Он рассказал мне историю своей жизни.

Tom bana yaşamının hikayesini anlattı.

Том рассказал мне историю своей жизни.

Tom yaşam hikayesini bana anlattı.

Том рассказал мне историю своей жизни.

Tom Mary'nin hikayesini ilginç buldu.

Том счёл историю Мэри интересной.

Sizlerle bu şehirlerden birinin hikayesini paylaşacağım,

Я хочу поделиться с вами историей одного такого города

Onlara üç küçük domuzun hikayesini anlattım.

Я рассказал им сказку про трёх поросят.

Tom'un hikayesini anlatacak hiç kimsesi yoktu.

Тому было некому рассказать свою историю.

Gözyaşlarına boğulmuş mutsuz bir kadın, hikayesini anlattı.

Несчастная женщина, захлёбываясь слезами, рассказала свою историю.

Bazıları onun hikayesini inandı ve diğerleri inanmadı.

Некоторые поверили в его историю, другие же — нет.

Ben onun hikayesini duyduğumda onun için üzüldüm.

- Мне стало жаль её, когда я выслушал её рассказ.
- Мне стало её жаль, когда я услышала её рассказ.
- Мне стало её жаль, когда я услышал её рассказ.

Ağustos böceği ile karıncanın hikayesini bilmeyen yoktur her halde

Никто не знает историю о цикаде и муравье в любом случае

Mary ona hayat hikayesini anlatırken Tom soğuk ve dikkati dağılmış görünüyordu.

Том выглядел отрешённым и рассеянным, пока Мэри излагала ему свою историю жизни.

Dünya çapında, gazeteler ve televizyon istasyonları Koko ve onun yavrusunun hikayesini anlattı.

Газеты и телестанции по всему свету рассказали историю Коко и её котёнка.

Ray, Gary'nin hikayesini desteklemek istiyordu fakat polisler onların ikisininde gerçeği söylediklerine ikna olmamışlardı.

Рэй был готов подтвердить историю Гари, но полиция всё ещё не была убеждена, что они оба говорят правду.