Translation of "Yetecek" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Yetecek" in a sentence and their portuguese translations:

Ama kazmaya yetecek kadar kum var.

Mas consegue fazer o ninho na areia.

Bu gece herkese yetecek balık var.

Esta noite, há alimento para todos.

Tom herkesi beslemeye yetecek kadar yiyecek getirdi.

O Tom trouxe bastante comida para todos comerem.

Tom'un araba sürmeye yetecek yaşta olduğunu sanmıyorum.

Não acho que o Tom tenha idade o suficiente para dirigir.

Eve varmaya yetecek kadar benzinimiz olduğuna eminim.

Tenho certeza absoluta que temos gasolina suficiente para chegar em casa.

Arizona akreplerinde sizi öldürmeye yetecek kadar zehir bulunur.

O escorpião-do-arizona tem veneno potente o suficiente para matar.

O bir madalya kazanmaya yetecek kadar hızlı yüzdü.

Ela nadou rápido o bastante para ganhar uma medalha.

Tom, neyin yanlış olduğunu anlamaya yetecek kadar akıllıydı.

Tom era bastante inteligente para descobrir o que estava errado.

Hepimiz acıkacağız, bu yüzden herkese yetecek yiyecek getirildiğinden emin ol.

Todos nós vamos ficar com fome, então traga comida o suficiente para todo o mundo.

Sana her ay tüm faturalarını ödemeye yetecek kadar para veriyorum.

Vou dar-lhe bastante dinheiro por mês para pagar todas suas contas.

Beş kişiye yetecek bir omlet için kaç tane yumurta kullanmam gerekir?

- Quantos ovos devo usar para fazer uma omelete para cinco pessoas?
- Quantos ovos devo usar para fazer um omelete para cinco pessoas?

Binlerce arı, kanat kaslarını titreterek kovanı sıcak tutmaya yetecek kadar ısı üretiyor.

Milhares de abelhas vibram os músculos das asas, gerando calor suficiente para manter a colmeia quente.

- İhtiyacın olan her şeyi alabilecek kadar yeterli paran var mı?
- İhtiyacınız olan her şeyi alabilecek kadar yeterli paranız var mı?
- İhtiyacın olan her şeyi almaya yetecek kadar paran var mı?

Você tem dinheiro suficiente para comprar tudo que precisa?