Translation of "Sabahın" in Portuguese

Sabahın serinliğinde Çalış.

Estuda no fresco da manhã.

Tom sabahın dördünde çıktı.

Tom saiu às quatro da manhã.

Afrika'nın güneyinde sabahın erken saatleri.

Início da noite na África Austral.

Sabahın erken saatlerinde genellikle yolda çok fazla araba yoktur.

Normalmente, nunca há muitos carros na estrada neste início da manhã.

Tom bu sabahın erken saatlerinde Mary'den bir telefon çağrısı aldı.

O Tom recebeu uma ligação de Mary cedo esta manhã.

- Bu sabah erken saatlerden beri yemek yemediğimden dolayı oldukça açım.
- Sabahın erken saatlerinden beri yemek yemediğim için ben oldukça açım.

Estou com bastante fome, já que não como desde manhã cedo.