Translation of "Kez" in Portuguese

0.059 sec.

Examples of using "Kez" in a sentence and their portuguese translations:

Bir kez değil fakat iki kez gittim.

Fui não uma, mas duas vezes.

Kaç kez vuruldun?

Quantas vezes o alvejaram?

İlk kez duyuyorum.

Isso é novidade para mim.

Bir kez daha.

- Outra vez.
- Mais uma vez.

Bu kez kazanacağım.

- Dessa vez eu ganho.
- Dessa vez eu vou ganhar.
- Eu vou ganhar dessa vez.

Bu kez şanslıydınız.

- Desta vez vocês tiveram sorte.
- Desta vez vocês estão com sorte.

İki kez gittim.

Eu fui duas vezes.

İki kez aradım.

Eu chamei duas vezes.

Bir kez oldu.

- Isso aconteceu uma vez.
- Aconteceu uma vez.

Bu, son kez.

Esta é a última vez.

Kaç kez soyuldun?

- Quantas vezes você já foi assaltado?
- Quantas vezes você já foi assaltada?
- Quantas vezes vocês já foram assaltados?
- Quantas vezes vocês já foram assaltadas?

- Yalnızca bir kez yaşarsın.
- Sadece bir kez yaşarsın.

- Só se vive uma vez.
- Só vivemos uma vez.
- Vivemos apenas uma vez.

- Birkaç kez Hawaii'de bulundu.
- Birkaç kez Hawaii'ye gitti.

Ela já esteve no Havaí várias vezes.

- Üç kez Fransa'ya gitti.
- Fransa'ya üç kez gitti.
- O, Fransa'ya üç kez gitti.

Ela foi à França três vezes.

- Ben iki kez Londra'da bulundum.
- İki kez Londra'da bulundum.

Estive em Londres duas vezes.

Bu ilk kez değildi ve son kez de olmayacak.

Não foi a primeira vez e não será a última.

- Biz sadece bir kez öptük.
- Sadece bir kez öpüştük.

Nós só nos beijamos uma vez.

- O üç kez Londra'da bulundu.
- Üç kez Londra'ya gitti.

Ele esteve em Londres três vezes.

- Boston'a iki kez gittim.
- Boston'u iki kez ziyaret ettim.

Eu visitei Boston duas vezes.

Tom bunu bir kez değil ama iki kez yaptı.

- Tom fez isso não uma vez, mas duas vezes.
- Tom fez isso não uma vez, mas duas.

Ben mi? Birçok kez.

Eu? Muitas vezes!

Ben mi? Birçok kez!

Eu? Muitas vezes!

Dünyadakinden katlarca kez fazlaydı.

foi muitas vezes mais do que no mundo.

Zili iki kez çalın.

Toque duas vezes.

İki kez Avrupa'da bulundum.

- Eu fui na Europa duas vezes.
- Eu estive na Europa duas vezes.

Kafamı birkaç kez salladım.

- Eu chacoalhei a cabeça algumas vezes.
- Eu balancei a cabeça algumas vezes.

Bir kez Kyoto'da bulundum.

Estive em Quioto uma vez.

Tom üç kez vuruldu.

Tom levou três tiros.

Bir kez daha lütfen.

- Uma vez mais, por favor.
- Mais uma vez, por favor.

Birkaç kez eve gitti.

Ela foi à casa várias vezes.

Mary'ye ilk kez bağırdım.

Esta é a primeira vez que eu grito com a Mary.

Bunu ilk kez içtim.

- Esta é a primeira vez que eu bebo isto.
- Esta é a primeira vez que eu tomo isto.

İlk kez sigara içtim.

Esta é a primeira vez que eu fumo.

Arabamı ilk kez yıkadım.

É a primeira vez que eu lavo o meu carro.

Bu ikinci kez olmayacak.

Isso não acontecerá uma segunda vez.

Balıkları kaç kez beslersin?

Quantas vezes você alimentou o peixe?

İlk kez burada bulunmuyorum.

Esta não é primeira vez que eu estou aqui.

Kyoto'da bir kez bulundum.

- Eu estive em Kioto uma vez.
- Estive uma vez em Kioto.

Birkaç kez Hawaii'de bulundu.

Ela já esteve no Havaí várias vezes.

Onu son kez söyledin.

Você disse isso da última vez.

Telefon birçok kez çaldı.

O telefone tocou várias vezes.

Onu üç kez söyledim.

Eu disse isto três vezes.

Bu ilk kez değil.

Não é a primeira vez.

Bu kez bunu kastediyorum.

Desta vez, estou falando sério.

Tom kaç kez tutuklandı?

Quantas vezes o Tom foi preso?

Onu kaç kez yaptın?

- Quantas vezes você fez isso?
- Quantas vezes vocês fizeram isso?

Tom kaç kez aradı?

Quantas vezes Tom ligou?

Üç kez Boston'a gittim.

Já fui a Boston três vezes.

Bir kez daha deneyelim.

Vamos tentar mais uma vez.

İki kez Pariste bulundum.

Eu estive duas vezes em Paris.

İki kez Kyoto'da bulundum.

Já estive em Quioto duas vezes.

Orada kaç kez bulundun?

Quantas vezes você esteve lá?

Sayısız kez Boston'a gittim.

Já estive em Boston várias vezes.

Bir kez daha mı?

Mais uma vez?

Biz birkaç kez karşılaştık.

Nos encontramos muitas vezes.

Atlantik'i birkaç kez geçtim.

Cruzei o Atlântico várias vezes.

Onu iki kez aradım.

Chamei-o duas vezes.

Tom üç kez tutuklandı.

Tom foi preso três vezes.

Bunu iki kez söylemeyeceğim.

Eu não vou dizer isto duas vezes.

İncil'i ilk kez okuyorum.

Estou lendo a Bíblia pela primeira vez.

Ben üç kez kazandım.

Eu ganhei três vezes.

Ben üç kez bıçaklandım.

Fui esfaqueado três vezes.

Bu kez onu deneyeceğim.

- Desta vez vou tentá-lo.
- Eu vou tentar dessa vez.

Onu milyonlarca kez gördüm.

Eu já vi isso um milhão de vezes.

Sana birçok kez söyledim.

Eu te contei várias vezes.

Oraya kaç kez gittin?

Quantas vezes você foi lá?

Onunla ilk kez karşılaştım.

Eu o encontrei pela primeira vez.

Paris'e ilk kez gitti.

Ele foi a Paris pela primeira vez.

Filmi beş kez izledim.

Eu vi o filme sete vezes.

Tom birçok kez vuruldu.

Tom foi baleado várias vezes.

Sevmek iki kez yaşamaktır.

Amar é viver duas vezes.

Tom üç kez seçildi.

Tom foi eleito três vezes.

Fadıl defalarca kez vuruldu.

Fadil foi baleado várias vezes.

Fadıl iki kez aşağılandı.

Fadil foi humilhado duas vezes.

Sadece bir kez yaşarsın.

Você só vive uma vez.

Yaklaşık yirmi kez hapşırdım.

Já espirrei umas vinte vezes.

"Haftada kaç kez tenis oynarsın?" "Haftada üç kez tenis oynarım."

"Quantas vezes por semana você joga tênis?" "Eu jogo tênis três vezes por semana".

"Burada kaç kez yemek yedin?" "Pek çok, pek çok kez."

- "Quantas vezes você comeu aqui?" "Muitíssimas vezes."
- "Quantas vezes vocês comeram aqui?" "Muitíssimas vezes."

- Bu bana iki kez oldu.
- Bu iki kez başıma geldi.

Isso aconteceu comigo duas vezes.

- Bunu kaç kez söylemek zorundayım?
- Bunu kaç kez söylemem gerekiyor?

Quantas vezes eu tenho que dizer isso?

- Bunu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir sefere mahsus kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsiniz.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsin.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsiniz.

- Você só pode usá-lo uma vez.
- Você só pode usá-la uma vez.

- Otobüs her gün kaç kez çalışır?
- Otobüs günde kaç kez çalışır?
- Otobüs günde kaç kez sefer yapar?

Quantas vezes por dia o ônibus passa?

- Onu sadece bir kez gördüm.
- Ben onu sadece bir kez gördüm.

Eu só o vi uma vez.

- Ben günde bir kez banyo yaparım.
- Günde bir kez banyo yaparım.

- Tomo banho uma vez por dia.
- Banho-me uma vez ao dia.

- Bir günde üç kez yemek yeriz.
- Günde üç kez yemek yeriz.

- Comemos três vezes por dia.
- Comemos três vezes ao dia.

- Bu ilaçlar günde üç kez alınmalıdır.
- Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalıdır.
- Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalı.

Estes remédios devem ser tomados três vezes por dia.

Tom'u dört kez konserde gördüm.

Vi Tom quatro vezes no concerto.

Haftada kaç kez banyo yaparsınız?

- Quantas vezes por semana você toma banho?
- Quantas vezes por semana tu te banhas?

Toplantı ayda iki kez yapılır.

A reunião é realizada duas vezes ao mês.

Ben haftada bir kez yüzerim.

Eu nado uma vez por semana.

Onu bir kez daha okuyun.

- Leia-o mais uma vez.
- Leia-o uma vez mais.