Translation of "Saatlerinde" in Polish

Sabahın erken saatlerinde, istasyonun tuvaletleri açıldığında,

Wcześnie rano, kiedy otwarto stacyjne toalety,

Günün bu saatlerinde yollarda çok trafik olur.

O tej porze dnia jest duży ruch na drogach.

Tom sabahın erken saatlerinde sahilde oturmayı sever.

Tom lubi przesiadywać na plaży wczesnym rankiem.

Tom genellikle öğleden sonranın ilk saatlerinde uykulu hissediyor.

Tom zwykle czuje się senny wczesnym popołudniem.

Tom bu sabahın erken saatlerinde Mary'den bir telefon çağrısı aldı.

Tom miał dzisiaj rano telefon od Marii.

- Bazen öğleden sonra erken saatlerde uykulu hissediyorum.
- Ben bazen öğleden sonranın ilk saatlerinde uykulu hissediyorum.

- Czasem jestem senny wczesnymi popołudniami.
- Czasami czuję się senny wczesnym popołudniem.