Translation of "ışıklarını" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "ışıklarını" in a sentence and their polish translations:

Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.

wytwarzają własne światło i podświetlają morza.

Günün son ışıklarını da beraberinde götürüyor.

i zabiera ze sobą ostatnie promienie światła.

Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.

Niektóre w uroczy sposób wołają o pomoc. Bioluminescencyjne grzyby tworzą własne światło.

Şehrin ışıklarını geride bırakıp karanlık açık okyanusa ulaşan kürklü foklar artık daha güvende.

Poza zasięgiem świateł miasta, na otwartym, ciemnym oceanie, kotiki są bezpieczniejsze.