Translation of "Balık" in Korean

0.006 sec.

Examples of using "Balık" in a sentence and their korean translations:

Balık zamanı! Evet.

물고기를 건져 보죠! 좋아요

Akşam yemekleri balık

저녁으로 생선을 먹는 것도 비슷해요.

Ya balık izlerinin?

‎물고기

Bulabileceğiniz en taze balık.

이렇게 신선할 수가 없죠

Tamam, zıpkınla balık avlamak istiyorsunuz.

좋아요, 작살 낚시를 하자고요

Bir balık avlama deliğimiz oldu!

낚시 구멍이 생겼습니다

Bir balık avlama deliğimiz oldu.

낚시 구멍이 생겼습니다

-yemek, çiçekler, balık bıçağı gibi-

음식이나 꽃이나 생선 칼 같은 것들이요.

İlk başta, balık avlayacağını düşündüm.

‎처음에는 ‎물고기를 잡는 줄 알았죠

Bu şekilde üç balık yakaladığını gördüm. Gün içinde balık tuttuğunu hiç görmemiştim.

‎그렇게 물고기를 3마리나 ‎잡더라고요 ‎낮에는 본 적 없는 모습이었죠

Zıpkınla balık avlamanın anahtarı, balıkları şaşırtmaktır.

작살 낚시의 비결은 불시에 고기를 찌르는 겁니다

Balık iyi proteinlerle, iyi enerjiyle doludur

물고기엔 좋은 단백질과 에너지가 가득하죠

Taze balık, hayatta kalmak için harikadır.

갓 잡은 물고기는 정말 훌륭한 생존용 식량이죠

Balık stoklarında çöküşü önlemeye yardımcı oluyor

어류 자원이 무너지는 것을 예방하고,

Bu gece herkese yetecek balık var.

‎오늘 밤, 먹잇감은 넉넉합니다

Botanik bahçelerde derin akıntılarda balık tutmaya giderdik.

식물원 멀리 자리잡은 시냇가에서 고기도 잡았어요.

Bir balık avlama deliğimiz oldu. Şuna bakın!

낚시 구멍이 생겼습니다 이것 보세요!

Mezgit avcılığı ülkedeki en büyük balık avcılığıdır,

명태어장은 가치와 양 두 가지 면에서

Her yıl 1,4 milyar kg balık yakalanır.

매년 약 92억 파운드 정도의 물고기가 잡힙니다.

Yüzmeyi ve balık yakalamayı öğrenme vakitleri geldi.

‎헤엄과 사냥을 배울 시기죠

Yoksa larvaları alıp donmuş gölde balık mı avlayalım?

아니면 애벌레를 이용해서 얼어붙은 호수에서 낚시를 해볼까요?

Annesi balık avlarken kendi başının çaresine bakması gerek.

‎어미가 사냥을 하는 동안 ‎새끼는 제힘으로 살아남아야 하죠

Yılanboyun kuşunun görüşü su altında balık avlamaya göredir.

‎뱀목가마우지의 시력은 ‎물고기를 잡는 데 적응됐습니다

Trol tekneleri tek seferde yüzlerce ton balık çekebilir.

‎저인망 어선은 출항 한 번에 ‎수백 톤까지 잡아 올립니다

Ya da sürünerek karaya çıkan bir balık hayal ederiz.

육지에서 기어다니는 물고기를 떠올릴 것입니다.

Yoksa larvaları alıp donmuş bir gölde balık mı avlayalım?

아니면 애벌레를 이용해서 얼어붙은 호수에서 낚시를 해볼까요?

Bu erkek denizaslanı sırf balık yiyerek bu kadar büyümedi.

‎이 수컷 바다사자는 생선만 먹고서 ‎이렇게 크게 자란 게 아닙니다

Ancak bu balığı eğer balık çubukları veya surimi yedinizse tatmışsınızdır.

피시 스틱이나 연육을 즐겨 드신다면 맛보셨을 겁니다.

Bir gider tesisi ve balık pazarı arasında Doğu Gölü'nde yüzen

하수 처리장과 어시장 사이에 있는

Bu ayı, karanlıkta iki kat daha iyi balık tutabildiğini öğrenmiş.

‎이 녀석은 어둠 속에서 사냥하면 ‎성공 확률이 두 배임을 압니다

Ve şuradaki donmuş göle gidip bir delik açarak balık avlamaya çalışırım.

얼어붙은 호수에 내려가 구멍을 파고 낚시를 해볼까요?

Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.

자, 개구리 알입니까? 작살 낚시입니까? 어떤 임무라도 식량은 중요합니다