Translation of "Sınava" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Sınava" in a sentence and their japanese translations:

Sınava girmeliydi.

彼は試験をうけるべきであったのに。

Sınava hazırlanmalıyım.

私は試験勉強をしなければならないのです。

Henüz sadece sınava hazırlanıyorlar,

テストをこれから 受けようとしている時―

Sınava girdiğimi asla unutmayacağım.

その試験を受けたことを決して忘れないだろう。

Gelecek ay sınava girecek.

彼女は来月試験を受ける。

O, sınava hazırlanmakla meşgul.

彼女は試験の準備をするのに忙しい。

Sınava tekrar katılmak zorundayım.

- 追試を受けなくてはいけません。
- またテスト受けなきゃいけないんだ。

Bence tekrar sınava girmelisin.

私の考えでは、きみはもう一度試験を受けるべきだ。

İngilizce bir sınava girdi.

彼女は英語の試験を受けた。

Bir sınava hazırlanmakla meşgul.

- 彼は試験の準備で忙しい。
- 彼は試験の準備をするのに忙しい。

Aslında sınava bile girmedi.

実は彼はその試験を受けてさえいなかったのだ。

Sınava ne zaman girdin?

試験はいつ受けたの?

Ken sınava güvenle girdi.

ケンは自信をもって試験を受けた。

Sınava girmek zorunda değilsin.

あなたは試験を受ける必要は無いよ。

- Sınava hazırlanmaya başlasak iyi olacak.
- En iyisi sınava hazırlanmaya başlayalım.

私達は試験勉強を始めた方がよい。

İster bir sınava giriyor olun,

試験のために詰め込みで勉強したり

Henüz sınava bile girmemiş oluyorlar.

実際に受けている時ではなく あくまで準備している時に

Ocak ayında bir sınava giriyorum.

1月に試験を受ける予定です。

Görünüşe bakılırsa sınava çok çalışmadın.

テストの勉強、あんまりしなかったようだね。

Hasta olduğu için sınava giremedi.

彼は病気のために試験が受けられなかった。

O, bir sözlü sınava girdi.

彼は口頭試験を受けた。

Dün biyolojide bir sınava girdik.

昨日は生物の試験があった。

Hasta olduğum için sınava giremem.

病気なので試験が受けられません。

Geçen hafta matematikten bir sınava girdik.

先週数学の試験を受けた。

Yarın tarih dersinde sınava girmek zorundayım.

あすは歴史の試験を受けなくてはならない。

- Sınava giremedi.
- O sınavda başarısız oldu.

試験を受け損なった。

Erkek kardeşim bir sınava katılmak zorunda.

私の弟は試験を受けなければなりません。

Tom hasta olduğu için sınava giremedi.

トムは病気で試験を受けられなかった。

Sınava hazırlanmak için geç saatlere kadar yatmadım.

私は試験勉強をして夜更かしをした。

Jim sınava hazırlanırken gece yarılarına kadar çalıştı.

ジムは受験勉強のころは夜中まで勉強した。

Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır.

私がその試験の準備をするためには10時間もかかる。

- Yarın bir sınav olacağız.
- Yarın bir sınava gireceğiz.

私達はあす試験を受けることになっている。

- Sınavsız o okula kabul edildi.
- Sınava girmeden o okula kabul edildi.
- Sınava girmeden o okula alındı.
- Sınavsız o okula alındı.

- 彼は試験を受けないでその学校に入学を認められた。
- 彼は無試験でその学校の入学が認められた。

O bugünkü sınava girmek istemedi, bu yüzden hasta olduğuna inandırdı, ve okula gitmedi.

彼は今日の試験を受けたくなかったので、病気のふりをして学校へ行かなかった。