Translation of "Mısır" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "Mısır" in a sentence and their japanese translations:

Tom patlamış mısır yedi.

トムがポップコーンを食べたんだよ。

Kötü tohum, kötü mısır üretmelidir.

悪い種から必ず悪い実ができる。

Mısır, ABD'de önemli bir üründür.

トウモロコシは合衆国の重要な農作物だ。

İki torba patlamış mısır aldım.

私はポップコーンを2袋買った。

Canım patlamış mısır yemek istiyor.

- ポップコーンが食べたくなってきた。
- ポップコーンが食べたいな。

Mısır ekmeğinde sosisli sandvici severim.

アメリカンドッグが好きです。

"Patlamış mısır gibi kokuyor." "Gerçekten öyle!"

「ポップコーンの匂いがする」「ほんとだ!」

Tom patlamış mısır kasesini masaya koydu.

トムはポップコーンの入ったボウルを、テーブルの上に置いた。

Kargalar çiftçinin mısır alanını harap ettiler.

カラスはその農夫のとうもろこし畑をほとんどだめにしてしまった。

Patlamış mısır üzerine eritilmiş tere yağını dökün.

ポップコーンに溶かしバターをかけてください。

Hiç çikolata kaplı patlamış mısır yedin mi?

チョコポップコーンって食べたことある?

Bu istatistiklerde Mısır bir Afrika ülkesi olarak sınıflandırılır.

この統計ではエジプトはアフリカの国に分類されている。

Ama eğer solaksanız da büyük ihtimalle koçanlı bir mısır.

左利きの方なら 恐らくトウモロコシを 思い浮かべていると思います

Gözün görebildiği kadar mısır tarlaları dışında hiçbir şey görülemiyordu.

見渡す限り、トウモロコシ畑以外何も見えなかった。

Ve elde edilen tahılları mısır gevreği ve bira yapmak için

年間収穫量を上げるとともに

Ne kadar çok patlamış mısır yersen, o kadar çok istersin.

ポップコーンは食べれば食べるほどもっと食べたくなる。

Lannes tuğgeneralliğe terfi etti ve 1798'de Napolyon'un Mısır seferine katıldı.

ランヌは准将に昇進し、1798年にナポレオンのエジプト遠征に加わった。

Berthier, Napolyon'un 1798'deki Mısır seferini planlamada çok önemli bir rol oynadı

ベルティエは1798年のナポレオンのエジプト遠征を計画する上で重要な役割を果たし、

Genellikle ben filmler izlediğimde patlamış mısır yerim ve kola içerim. Ama, bir daha ki sefere, ben şeker yiyeceğim.

通常は、映画を見るときポップコーンを食べて、コーラを飲む。だけど、今回は、お菓子を食べるんだ。