Translation of "Koymak" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "Koymak" in a sentence and their japanese translations:

Söylediğimizi uygulamaya koymak zor.

言ったことを実行に移すのは難しい。

Düşmana karşı koymak onların kahramanlığıydı.

彼等が敵に向かうとはあっぱれであった。

O, başkanlığa adaylığını koymak istiyor.

彼は大統領に立候補したがっている。

Zarfın üzerine bir pul koymak zorundayım.

- 封筒に切手をはらなければならない。
- 封筒に切手を貼らなきゃ。

Otel kasasına bir şeyler koymak istiyorum.

- ある物をホテルの金庫に預けたいのですが。
- ホテルの金庫に預けたいものがあるのですが。

Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.

人の立場になって考えることも時には必要だよ。

Planı uygulamaya koymak çok paraya mal olur.

その計画を実行に移すのに多大な費用がかかった。

Masaya koymak için birkaç güzel çiçek istiyorum.

私はテーブルの上に置く美しい花がいくらか欲しい。

Bu kasabadaki kadınlar evlerine çiçek koymak isterler.

この町の女性は家の中に置いておく花を欲しがるでしょう。

Tom'un boynunu sıkma dürtüsüne karşı koymak zordu.

トムを絞め殺したいという衝動を抑えるのは難しかった。

Tom sınıf başkanlığı için adaylığını koymak istiyor.

トムは学級委員長に立候補したいんだ。

- Özel eşyalarımı saklamak istiyorum.
- Eşyalarımı yerine koymak istiyorum.

荷物を整理したいのですが。

Bu yerine koymak için bulmak istediğim bir kelime.

これは代わりになるものをみつけたい単語だ。

Şüphesiz iyi bir fikir ama uygulamaya koymak zor.

確かにそれは良い考えだが、実行するのは難しい。

- Planı uygulamak mümkün değil.
- Planı uygulamaya koymak mümkün değildir.

その計画を実行するのは不可能です。

Uygun olan bir çelik kasaya değerli eşyalarımı koymak istiyorum.

もしあればセイフティボックスに貴重品を保管したいのですが。

Mesela güneş ışığından faydalanmak için bir yıldızın çevresine bir obje koymak,

太陽光を頂戴するために 星の周りに 小惑星を配置したり

Kahveme bir küp buz koymak istiyorum, çünkü o genellikle çok sıcak.

私はホットコーヒーに氷を入れるのが好きです。大抵熱すぎるので。

Bu oda çok küçük, bu yüzden fazla mobilya koymak mümkün değil.

この部屋はとても手狭なので、もうこれ以上家具を置くのはむりだよ。

Seninkinin iyi bir fikir olduğu doğru ama korkarım ki onu uygulamaya koymak zor olacak.

なるほどそれはよい考えだが、実行が難しいと思う。