Translation of "Arkadaşı" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Arkadaşı" in a sentence and their japanese translations:

Birbirimizin arkadaşı olabiliriz,

社内でも社外でも みなさんと私は

Tom'un arkadaşı mıydınız?

あなたは、トムの友達でしたか?

Tom'un arkadaşı mısın?

トムの友達なの?

O kimin arkadaşı?

彼はだれの友達ですか。

Bill'in birçok arkadaşı var.

ビルには多くの友達がいる。

Onun hiç arkadaşı yok.

彼女は友達がいない。

Onun arkadaşı bir şarkıcıdır.

彼女の友達は歌手です。

Onun birkaç arkadaşı var.

彼女には友だちが少しはいる。

Onun konuşacak arkadaşı yoktu.

彼には話しかける友人がいなかった。

Hiç kız arkadaşı yok.

彼にはガールフレンドがいない。

Onun hiç arkadaşı yoktur.

彼には友達が一人もいない。

Arkadaşı onu kapıda bekledi.

彼女の友達は、門のそばで彼女を待った。

Tom'un arkadaşı olduğuma memnunum.

私はトムの友達でよかった。

Tom'un bir arkadaşı mıydın?

あなたは、トムの友達でしたか?

Onun kız arkadaşı Japon.

- 彼は日本人の女の子と付き合っている。
- 彼には日本人の彼女がいる。

Ann'in birçok arkadaşı var.

アンは友人に事欠かない。

Tom'un hiç arkadaşı yok.

トムには友達が一人もいない。

Tom'un bir arkadaşı mısın?

トムの友達なの?

Onların bir arkadaşı mısın?

あいつらの友達なのか?

Onun arkadaşı olmak istemiyorum.

彼女の友達になりたくないけど…

Tom'un arkadaşı mısın hâlâ?

まだトムとは友達なの?

Mike'ın Florida'da birkaç arkadaşı var.

マイクにはフロリダに数人の友達がいる。

O bir oyun arkadaşı istiyor.

その子は遊び友達を欲しがっている。

O çocuğun birkaç arkadaşı var.

- その子はあまり友人がいない。
- あの子は友達がほとんどいないのよ。

Çocuğun oynayacak birkaç arkadaşı var.

その子には遊び友達がほとんどいない。

Bir arkadaşı anos ettirebilir miyim?

友達を呼び出してもらいたいんです。

Bir arkadaşı karşılamak için istasyondayım.

友人を迎えに駅まで行ってきたところだ。

Bu kasabada çok arkadaşı yok.

彼女はこの町にはあまり友達がいない。

Onun ABD'de birçok arkadaşı var.

彼女はアメリカにかなり多くの友人がいる。

Onun az sayıda arkadaşı var.

彼女には友だちがほとんどいない。

Onun birkaç mektup arkadaşı var.

彼女には数人のペンフレンドがいる。

Onun pek çok arkadaşı var.

彼はかなり多数の友達がいる。

Ona yardımcı olacak arkadaşı yoktu.

彼には助けてくれる友がいなかった。

Tom John'ın oda arkadaşı idi.

トムさんはジョンさんのルームメートでした。

Benim dışımda hiç arkadaşı yok.

私は彼のただ一人の友人だ。

Mary'nin bir arkadaşı ile karşılaştım.

メアリーの友達にあったよ。

Ben bir mektup arkadaşı istiyorum.

ペンフレンドが欲しい。

O, sınıf arkadaşı ile evlendi.

彼女はクラスメートと結婚した。

Onların pek çok arkadaşı var.

- 彼らは友だち一杯ある。
- 彼らには友だちがたくさんいる。
- 彼らには友達がたくさんある。

Tom'un iki kız arkadaşı var.

トムには彼女が2人いる。

Kyoto'da çok fazla arkadaşı yok.

彼女は京都にあまり友達がいない。

Senin Tom'un arkadaşı olduğunu sanmıştım.

あなたはトムの友達なのだと思っていました。

Şimdilik arkadaşı ile birlikte yaşıyor.

彼は当分の間友達といっしょに住んでいる。

Babanın arkadaşı bir kadın mı?

あなたのお父さんの友達は女の人ですか。

O ve arkadaşı bankta oturdu.

彼と友人はベンチに座った。

Mary'nin iki erkek arkadaşı var.

- メアリーには彼氏が2人いる。
- メアリーには恋人が2人いる。
- メアリーは二股をかけている。

Tom kız arkadaşı ile oradaydı.

トムはそこに彼女といたんだ。

Partiye yirmi arkadaşı davet ettim.

私は友人を20人パーティーに招いた。

Glenn'in iki kız arkadaşı var.

グレンには二人のガールフレンドがいる。

Tom'un bir kız arkadaşı yoktu.

トムには彼女がいなかった。

O, Tom'un kız arkadaşı mı?

あの子がトムの彼女?

John'un burada hiç arkadaşı yok.

ジョンはこのへんには友達がいない。

Yumi'nin erkek arkadaşı biraz antisosyaldir.

友美の彼氏はちょっと扱い悪いよ。

O, bir arkadaşı tarafından aldatıldı.

彼女は友人にだまされた。

Onun hiç konuşacak arkadaşı yok.

彼は語り合う友達がいません。

Tom'un Boston'da birkaç arkadaşı var.

トムはボストンに何人か友達がいる。

Tom John'un oda arkadaşı oldu.

トムはジョンのルームメートになった。

Tom Mary'nin erkek arkadaşı değil.

トムはメアリーの彼氏じゃないよ。

- "Neredeydin?" "Bir arkadaşı yolcu etmek için istasyondaydım."
- "Nerelerdeydin?" "Bir arkadaşı uğurlamak için istasyondaydım."
- "Nerelerdeydin?" "Bir arkadaşı uğurlamak için gardaydım."

「どこへ行ってきましたか」「友人を見送りに駅へ行ってきました」

Her zaman başarabilen bir arkadaşı vardır.

いつでもどうにかして答えを作る そんな友達

Jiro Avustralya'daki mektup arkadaşı ile haberleşiyor.

次郎はオーストラリアのペンパルと文通している。

Mike'ın Şikago'da yaşayan bir arkadaşı var.

マイクはシカゴに住んでいる友達がいます。

Nancy çok arkadaşı olduğu için mutludur.

友達が多いという点で、ナンシーは幸せだ。

Erkek arkadaşı için bir kazak örüyor.

彼女はボーイフレンドにセーターを編んでいます。

Onun bir sürü erkek arkadaşı var.

- 彼女はあまりにも多くのボーイフレンドを持つ。
- 彼女にはボーイフレンドがあり余るほどいる。

O, birçok arkadaşı var gibi görünüyor.

彼女にはたくさんの友達がいるようだ。

O birkaç arkadaşı var gibi görünüyor.

彼女にはあまり友人がいないようだ。

Ona tavsiyede bulunacak hiç arkadaşı yok.

彼は助言してくれる友達がいない。

Tom'un yeni kız arkadaşı oldukça çekicidir.

トムの新しいガールフレンドはとても魅力的だ。

Mike'ın kız olan iki arkadaşı var.

マイクには2人の女性の友人がいます。

Mike'ın kadın olan iki arkadaşı var.

マイクには2人の女性の友人がいます。

O, kız arkadaşı tarafından terk edildi.

彼はガールフレンドに捨てられた。

Glenn'in kadın olan iki arkadaşı var.

グレンには二人の女性の友人がいます。

Hong Kong'ta bir sürü arkadaşı var.

彼女は香港に友人がいっぱいいる。

Kız arkadaşı ile Cumartesi günleri buluşmaktadır.

彼は彼女に土曜日ごとに会っている。

Birkaç arkadaşı ve biraz parası vardı.

彼は友達も金もほとんどなかった。

Onun birlikte oynayacak hiç arkadaşı yok.

- 彼には一緒に遊ぶ友達がいない。
- 彼は一緒に遊ぶ友達が誰もいない。

Çok az sayıda samimi arkadaşı var.

彼女には親友がほとんどいない。

Cumartesi günleri kız arkadaşı ile buluşur.

彼は彼女に土曜日ごとに会っている。

Akiko'nun Fransa'da pek çok arkadaşı var.

- 明子はフランスに何人かの友達がいる。
- 明子はフランスに友達が何人かいる。

Kız arkadaşı için çay yapmakla meşguldü.

少女は友達にお茶をいれるのに忙しかった。

Dört yıldır oda arkadaşı olarak kaldık.

私たちは4年間ルームメイトだった。

Tom'un tatlı bir kız arkadaşı var.

トムは可愛い彼女がいる。

O, lisede, ama erkek arkadaşı üniversitededir.

彼女は高校生だが、彼氏は大学生だ。

Jack arkadaşı için bir hediye aldı.

ジャックは友達にプレゼントをかってあげた。

Tom'un kız arkadaşı hakkında ne biliyorsun?

トムの彼女について、どんなことを知ってるの?

Tom'un bir kız arkadaşı var mı?

トムって彼女いるの?

Ona kız arkadaşı tarafından eşlik edildi.

- 彼はガールフレンドを同伴していた。
- 彼は恋人を連れていた。

- Bay White'ın birçok arkadaşı var gibi gözüküyor.
- Bay White'ın çok arkadaşı var gibi gözüküyor.

- ホワイト氏にはたくさん友達がいるようです。
- ホワイト氏にはたくさんの友達がいるようです。

Çocuk yunusu en iyi arkadaşı olarak düşündü.

少年はいるかを親友だと思っていた。

Robert, kız arkadaşı ile konuşmaktan keyif aldı.

ロバートはガールフレンドと話すことを楽しんだ。

Belki onun çok sayıda kız arkadaşı vardır.

たぶんガールフレンドがたくさんいるのよ。

O, çok sayıda arkadaşı var gibi görünüyor.

- 彼女には友達がたくさんいるようだ。
- 彼女には友だちがたくさんいるように見える。

Sen hariç burada az sayıda arkadaşı var.

彼は当地では君を除けば友達があまりいない。

Onun birçok tanıdıklar ancak birkaç arkadaşı var.

彼には知人は多いが友人は少ない。