Translation of "öğrencilerinin" in Japanese

Üniversite öğrencilerinin sayısı artmaktadır.

大学生の数が増加している。

Öğrencilerinin yanı sıra öğretmen de geldi.

学生はもちろん先生も来た。

Öğrencilerinin yanında kötü bir ünü var.

彼は生徒に評判が良くない。

Bu okulun öğrencilerinin üçte ikisi erkektir.

この学校の３分の２が男子生徒です。

Bir öğretmen öğrencilerinin hatalarına asla gülmemeli.

教師は決して生徒の間違いをあざ笑ってはならない。

Bazı insanlar anaokulu veya ilk sınıf öğrencilerinin

幼稚園児や１年生は幼な過ぎて 人種差別の話は

Öğretmenler bazen öğrencilerinin stres atmasına izin vermeliler.

教師はときどき生徒たちのストレスを発散させてやらなければならない。

Bay White öğrencilerinin sayesinde bazı mektuplar okudu.

ホワイト先生は感謝状を何通か生徒に読んで聞かせた。

Bütün evrenkent öğrencilerinin evrenkent kütüphânesine erişimi vardır.

その大学の学生は皆、大学の図書館を自由に利用できる。

Öğretmenimiz, ders anlatırken öğrencilerinin soru sormasından hoşlanmaz.

私たちの先生は講義中に学生に質問されるのを嫌がる。

Bütün İngilizce öğrencilerinin ellerinde iyi bir İngilizceden İngilizceye sözlük olmalıdır.

英語を学ぼうとする学生は一冊良い英英辞典を手元に置いておくべきだ。

Genellikle üniversite öğrencilerinin lise öğrencilerine göre daha fazla boş zamanı vardır.

大学生は、概して高校生より多くの自由時間がある。

Ortaokul öğrencilerinin İngilizce öğrenirken karşılaştıkları en büyük engellerden biri de bağ zamirleridir.

中学生が英語を学ぶ際の最難関の一つが関係代名詞です。

Üniversite öğrencilerinin sıkı çalışmaları gerekir, ama aynı derecede onların aktif bir sosyal yaşam için de zaman ayırmaları gerekir.

大学生は一生懸命に勉強すべきだが、同様にまた活発な社会生活のための時間も作るべきだ。

Japonya'da ortaokul öğrencilerinin yaklaşık yarısında cep telefonu var ama lise öğrencilerine bakarsanız bu oran yüzde 97'ye çıkıyor.

日本の中学生の約半数が携帯電話を所有しているが、高校生になると97%が所有している。

- Öğretmenler bütün öğrencilerine tarafsız davranmalılar.
- Öğretmenlerin, öğrencilerinin tümüne tarafsız bir biçimde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız bir şekilde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsızca davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız olarak davranmaları gerekir.

教師はすべての生徒を不公平なく扱うべきだ。