Translation of "Pişmanlık" in Italian

0.003 sec.

Examples of using "Pişmanlık" in a sentence and their italian translations:

Pişmanlık duymuyor.

- Non ha alcun rimorso.
- Lui non ha alcun rimorso.

Fadıl pişmanlık duyuyordu.

- Fadil sembrava contrito.
- Fadil sembrava tormentato dal rimorso.

Son pişmanlık fayda etmez.

- Non piangere sul latte versato.
- Inutile piangere sul latte versato.
- È inutile piangere sul latte versato.

Hiçbir şeyden pişmanlık duymadım.

- Non ho rimpianti.
- Io non ho rimpianti.

Hiçbir şeyden pişmanlık duymuyorum.

- Non rimpiango niente.
- Io non rimpiango niente.
- Non rimpiango nulla.
- Io non rimpiango nulla.

Tom durduğuna pişmanlık duyuyor.

Tom si rammarica del fatto di fermarsi.

Yapmış olduğumdan hiçbir pişmanlık duymuyorum.

- Non ho rimpianti per quel che ho fatto.
- Non ho rimpianti per ciò che ho fatto.

Tom kararından pişmanlık duymadığını söyledi.

- Tom ha detto che non rimpiange la sua decisione.
- Tom ha detto di non rimpiangere la sua decisione.

Yaptığım şeylerde asla pişmanlık duymadım.

Non ho mai rimpianto le cose che ho fatto.

En çok neyden pişmanlık duyuyorsun?

Qual è il vostro rimpianto più grande?

Tom, Mary'yi John'a tanıştırdığından pişmanlık duyuyor.

Tom si rammarica di aver presentato Mary a John.

Tom bana hiç pişmanlık duymadığını söyledi.

- Tom mi ha detto che non aveva rimorsi.
- Tom mi disse che non aveva rimorsi.

- Bunu yaptığına pişman mısın?
- Bunu yapmaktan pişmanlık duyuyor musun?

Rimpiangi di averlo fatto?