Translation of "Bağımsız" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Bağımsız" in a sentence and their italian translations:

Tom bağımsız.

Tom è indipendente.

Dış koşullardan bağımsız olarak

su cui poter contare,

Mali açıdan bağımsız oldu.

Lui diventò finanziariamente indipendente.

O bir bağımsız düşünürdür.

- È una pensatrice indipendente.
- Lei è una pensatrice indipendente.

Bu bağımsız bir makinedir.

Questa è una macchina autonoma.

Vatikan bağımsız bir ülkedir.

Il Vaticano è un paese indipendente.

Tom bir bağımsız yazar.

Tom è uno scrittore freelance.

Onların hepsinin bağımsız araçları vardır.

Tutti loro hanno mezzi indipendenti.

O daha bağımsız olmak istiyor.

- Vuole essere più indipendente.
- Lui vuole essere più indipendente.

Angola 1975'te bağımsız oldu.

- L'Angola è diventata indipendente nel 1975.
- L'Angola diventò indipendente nel 1975.
- L'Angola divenne indipendente nel 1975.

Bangladeş 1971'de bağımsız oldu.

- Il Bangladesh è diventato indipendente nel 1971.
- Il Bangladesh diventò indipendente nel 1971.

Mary güçlü, bağımsız bir kadın.

Mary è una donna indipendente e forte.

Kosova artık bağımsız bir ülkedir.

- Il Kosovo ora è un paese indipendente.
- Il Kosovo adesso è un paese indipendente.

Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi.

- Il trattato rese il Texas indipendente.
- Il trattato ha reso il Texas indipendente.

Demokraside, gazeteciliğin bağımsız olması önemlidir.

In una democrazia è importante che il giornalismo sia indipendente.

Fadıl daha bağımsız olmak istedi.

Fadil voleva essere più indipendente.

Insan ve koşullardan bağımsız hale getirmektir.

sulle persone e le circostanze.

Dünyada kaç tane bağımsız ülke vardır?

Quanti paesi indipendenti ci sono al mondo?

Porto Riko bağımsız bir devlet değildir.

Puerto Rico non è uno stato sovrano.

İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?

La Scozia dovrebbe essere un paese indipendente?

Güney Afrika 1961'de bağımsız oldu.

- Il Sudafrica è diventato indipendente nel 1961.
- Il Sudafrica diventò indipendente nel 1961.

Birçok bağımsız film düşük bütçelerle yapılmaktadır.

Molti film indipendenti sono realizzati con budget bassi.

Amerika İngiltere'den ne zaman bağımsız oldu?

L'America quando è diventata indipendente dall'Inghilterra?

Belli bir fikir üzerinde bağımsız olarak çalışıyorum.

in un modo che espelle la CO2 dall'aria.

O Napolyon büyük, bağımsız bir komuta güvenebilirdi

Eppure è stato uno dei pochi marescialli che Napoleon poteva fidarsi di un comando ampio e indipendente

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.

In quell'epoca, il Messico non era ancora indipendente dalla Spagna.

2014 yılında İskoçya bağımsız bir devlet olabilir.

Nel 2014 la Scozia potrebbe diventare uno Stato indipendente.

O, anne ve babasından bağımsız olmak istiyor.

- Vuole essere indipendente dai suoi genitori.
- Lui vuole essere indipendente dai suoi genitori.

Gerçeğin hoş olması, işine gelmesi veya gelmemesinden bağımsız.

anche se non è bello, conveniente o piacevole.

önemli, bağımsız bir komuta. Suchet, Napolyon'un Waterloo'daki yenilgisine

, per il quale pochi uomini erano più adatti.

2.000 tane vantuzu var ve hepsini bağımsız kullanıyor.

Ha 2.000 ventose e le usa tutte in modo indipendente.

Parlak bir bağımsız kampanyada, Avusturyalıları Nice yakınlarında tuttu, sonra onları

In una brillante campagna di indipendenza, tenne gli austriaci vicino a Nizza, poi li

Aynı zamanda bağımsız komuta sorumluluğuyla gelişen az sayıdaki kişiden biriydi.

Era anche uno dei pochi che prosperava con la responsabilità del comando indipendente.

İtalya'nın içinde iki bağımsız devlet vardır: San Marino ve Vatikan.

Ci sono due stati indipendenti in Italia: San Marino e Città del Vaticano.

- O ekonomik yönden ebeveynlerinden bağımsız.
- Kendisi maddi yönden anne-babasına bağımlı değil.

- È economicamente indipendente dai suoi genitori.
- Lui è economicamente indipendente dai suoi genitori.