Translation of "Yerden" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Yerden" in a sentence and their hungarian translations:

- Bıraktığın yerden sürdür.
- Kaldığınız yerden devam edin.

Folytasd, ahol abbahagytad.

Bu yerden bıktım.

Hányok ettől a helytől.

Ayağımı yerden kestin.

Elcsavartad a fejemet.

- Bu yerden nefret ediyorum.
- Bu yerden nefret ediyorum!

- Gyűlölöm ezt a helyet.
- Utálom ezt a helyet.

Bir yerden başlamak zorundayız.

Valahol el kell kezdenünk.

Tom saklandığı yerden çıktı.

Tamás elhagyta a búvóhelyét.

İnsanlar her yerden geldi.

Mindenhonnan jöttek az emberek.

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

- Nem zörög a haraszt, ha a szél nem fújja.
- Nincsen füst tűz nélkül.

Tom yerden bir iğne aldı.

Tomi felvett egy tűt a földről.

O, yerden bir mendil aldı.

Egy zsebkendőt vett fel a padlóról.

Tom durduğu yerden Mary'yi görebiliyordu.

Tom látta Maryt onnan, ahol állt.

Tom kapalı yerden korktuğumu biliyor.

Tom tudja, hogy klausztrofóbiás vagyok.

Bu yerden her zaman nefret ettim.

Mindig is utáltam ezt a helyet.

Bulunduğunuz yerden sayısız internet dersine başvurarak kendiniz yapabilirsiniz,

Nagy számú internetes oktatóanyag található, melyek segítenek az elkészítésben,

- Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- Armut dalının dibine düşer.

Az alma nem esik messze a fájától.

yerden daha yüksekte ve daha büyük bariyerli yapılması için savaşmış.

magasabban, magasabb tengeri fallal körbevéve építsék.

- Herkes bir yere başlamak zorunda.
- Herkes bir yerden başlamak zorunda.

Valahol el kell kezdeni mindenkinek.

Ölüm iki şeyden biridir.O ya ölümlülüktür, ve ölüler herhangi bir şeyin bilincinde değildir; ya da bize söylenildiği gibi, gerçekten bir değişikliktir: ruhun bu yerden ötekine göç etmesidir.

A halál két dolog egyike. Vagy megsemmisülés, és a halott semminek sincs tudatában; vagy pedig, ahogy nekünk mondják, egy igazi változás: a lélek vándorlása erről a helyről egy másikra.