Translation of "Bir" in Hungarian

0.018 sec.

Examples of using "Bir" in a sentence and their hungarian translations:

bir erkekle, bir kadınla,

férfi vagy nő,

Kolayca bir çiçeğin, bir koyunun, bir ağacın

Könnyen kijelentette, hogy az ő tulajdona egy virág,

Bir köpek bir kediyi ve bir kedi bir fareyi kovalar.

Egy kutya fut egy macska után, a macska meg egy egér után.

Bir düşmanın bir düşmanı mutlaka bir müttefik değildir.

Az ellenség ellensége nem szükségszerűen a barátunk.

bir TED konferansı, bir performans

egy TED-konferencia vagy egy előadás,

Bir yıldan kısa bir sürede,

Kevesebb, mint egy év alatt

Cevaplayamadığım bir düşüce, bir soru

egy másik is, egy kérdés,

Bir başarısızlığı bir başkası izledi.

- A kudarcok egymást követték.
- Mélyrepülés következett.
- Egyik kudarc követte a másikat.

- Bir dakika.
- Sadece bir dakika.

Csak egy perc!

Bir pound bir ağırlık birimidir.

Egy font a súly egysége.

- Bir dakika...
- Bir dakika bekle.

- Várj egy percet!
- Várjon egy percet!
- Várjatok egy percet!
- Várjanak egy percet!
- Egy pillanat!

Bir ejderha hayali bir yaratıktır.

A sárkányok a képzelet szüleményei.

Bir bayrak, milletin bir sembolüdür.

- A zászló a nemzet szimbóluma.
- A zászló a nemzet jelképe.

Bir seferde bir şey yapalım.

Egyszerre egy dolgot csináljunk!

Çeviri bir ifade bir sanatıdır.

A fordítás a kifejezés művészete.

Bir an bir sessizlik vardı.

Egy pillanatra csend támadt.

Bir fincan kahve bir kron.

Egy csésze kávé egy koronába kerül.

Bir Nazi bir Yahudi öldürdü.

Egy náci megölt egy zsidót.

Bir yeğen bir kardeşin oğludur.

Unokaöcs a testvér fia.

- Bir kelime seç.
- Bir kelime seçin.
- Bir sözcük seçin.
- Bir sözcük seç.

Válassz ki egy szót!

Vahşi bir kadın, asi bir şarkıcı ve bir elçiyim.

Vad asszony, lázadó énekes, közvetítő vagyok.

- Bu bir kitap.
- Bu bir kitaptır.
- O bir kitaptır.

Ez egy könyv.

- Bu bir kitap.
- Bu bir kitaptır.
- O bir kitap.

Az egy könyv.

- O bir kabustu.
- Tam bir felaketti.
- O bir kâbustu.

Egy rémálom volt.

Bir teşhirci bir sapık için ideal bir ortak olurdu.

Egy exhibicionista lenne a kukkolónak az ideális partnere.

- Bir ara bir içki için buluşmalıyız.
- Bir ara içki için bir araya gelmeliyiz.

Néha össze kellene röffennünk meginni valamit.

Bir öneri:

Csak egy gondolat:

Bir linç.

Lincselésre.

bir ibadethaneye,

templomban,

bir kanıtı.

és a kreativitásból fakadó alkalmazkodóképességét.

Bir çoğunuz,

Sokan mondták,

bir fikir,

egy ötlet,

Bir: inme.

Egy: stroke.

Bir dişi.

Egy nőstény.

Bir oselo.

Egy ocelotot.

Bir erkek.

Egy hím.

Bir tuzak.

Egy csapda.

bir kadın,

akit mentő hozott be,

Bir iş.

Az állás maga.

Bir dakika,

De várjunk csak!

Bir dene.

- Próbálj meg néhányat!
- Próbálj ki néhányat!

Bir görelim.

Lássuk!

Saat bir.

Egy óra van.

Bir deneyelim.

Próbáljuk meg!

Bir bakayım.

- Lássam csak!
- Hadd nézzem.
- Hadd lám!

Bir düşünün.

- Gondold át.
- Gondolkodj el rajta.
- Gondolkozz el rajta.
- Gondolkozz el ezen.
- Gondolkozzál el ezen.
- Ezen gondolkozz el.
- Gondoljad át.
- Gondolkodj ezen.
- Gondolj bele.

- Bir müdür asla doğru bir arkadaş olamaz.
- Bir patron asla doğru bir arkadaş olamaz.
- Bir patron asla gerçek bir arkadaş olamaz.

Egy főnökből sosem lesz igazi barát.

Bir de, bir gülen yüzüm var.

Eredményünkért kaptunk egy mosolygós jelet.

Her bir pedin bir mendil paketi

a 48 darabos óriásbetétet,

Her bir kusur, her bir yenilgi

Minden hiba, előre nem látott kudarc

Olasılık şimdi bir trilyonda bir gezegen,

Egy bolygó az egybillió galaxisból,

Ufak bir yavru ideal bir kurbandır.

A zsenge fókakölyök ideális áldozat.

Merkez Bir denen bir şey vardı.

Volt egy Egyes Központ nevű dolog.

Dolayısıyla bir ilişki, bir aşk varsa

Így ha kapcsolatban vagyunk vagy szerelembe esünk,

Bir annenin bir sözü aklıma geliyor:

Egyszer az egyik anya így szólt:

Bir de küçük bir çocuğumuz vardı.

És emellé ott volt egy cseperedő gyerek.

Bir maymun yüksek bir ağaca tırmanıyor.

Egy majom magas fára mászik.

- Bir daire çizin.
- Bir daire çiz.

Rajzolj egy kört!

Bir seferde bir şey yapmaya çalış.

Próbálj meg egyszerre egy dolgot csinálni!

Bir Fransızla evli bir kızım var.

Van egy lányom, aki egy francia férfihez ment feleségül.

Annem bir zamanlar bir şampiyon yüzücüydü.

Édesanyám valaha úszóbajnok volt.

- O bir Amerikalı.
- O, bir Amerikalıdır.

Ő amerikai.

- Bir bulmaca çözüyorum.
- Bir bilmece çözüyorum.

Egy rejtély megoldásán vagyok.

Bir köpeğe ve bir kediye sahibiz.

Van egy kutyánk és egy macskánk.

Bir insanı bir havalı tüfekle öldürebilirsin.

Légpuskával is meg lehet ölni egy embert.

- O bir DJ.
- O bir DJ'dir.

- Ő egy lemezlovas.
- Ő dídzsé.
- Diszkzsoké.

- O bir öğretmen.
- O bir öğretmendir.

Tanár.

Bildiğimiz bir damla, bilmediğimiz bir okyanus.

Tudásunk egy csepp. Amit nem tudunk, az egy egész óceán.

- O bir yalan.
- Bu bir yalan!

Ez hazugság!

Bir fil çok büyük bir hayvandır.

Az elefánt egy nagyon nagy állat.

- Bu bir kitap.
- Bu bir kitaptır.

Ez egy könyv.

Bir centilmen böyle bir şey yapmazdı.

Egy úriember nem tenne ilyen dolgot.

- Bir mektup okuyorum.
- Bir mektup okudum.

- Olvasok egy levelet.
- Levelet olvasok.
- Levelet olvastam.

- Bir şey göremedik.
- Bir şey anlayamadık.

Semmit nem láttunk.

Bir dakikalığına bir sorunumuz olduğunu düşündüm.

Egy pillanattal ezelőtt arra gondoltam, hogy van egy problémánk.

- Bu bir balık.
- O bir balık.

Ez egy hal.

- Bir sinemaya gideceğiz.
- Bir filme gideceğiz.

Moziba megyünk.

Bir dakika bir saatin altmışta biridir.

Egy perc egy óra hatvanad része.

- Bu bir kedidir.
- O bir kedidir.

Ez macska.

- Bir hafta olmuş.
- Bir hafta geçmiş.

- Nem semmi ez a hét.
- Nem akármilyen hét volt.

- O bir deha.
- O bir dâhi.

Ő egy zseni.

Bir zamanlar bir astrofizikçi olmak istedim.

- Valamikor asztrofizikus akartam lenni.
- Egykor asztrofizikus akartam lenni.

Bir zarf ve bir pul, lütfen.

Egy borítékot és egy bélyeget, legyen szíves!

- Hayat bir rüya.
- Hayat bir rüyadır.

- Az élet egy álom.
- Az élet álom.

Paris'te bir aylığına bir oda kiraladım.

Kivettem Párizsban egy szobát egy hónapra.

- Ben bir çevirmenim.
- Ben bir tercümanım.

Fordító vagyok.

- O bir doktor.
- O bir doktordur.

Ő orvos.

- Bu bir araba.
- Bu bir arabadır.

Ez autó.

- Bir görüşüm var.
- Bir düşüncem var.

Véleményem van.

- İtalya bir yarımada.
- İtalya bir yarımadadır.

Olaszország egy félsziget.

- Bir işim var.
- Bir iş buldum.

Van munkám.

- Bir yata sahibim.
- Bir yatım var.

Van egy jachtom.

- O bir asidir.
- O bir asi.

Lázadó.

- Bu bir hediye.
- O bir hediye.

Ez ajándék.

- Bu bir bombadır.
- Bu bir bomba.

Ez egy bomba.

Retorik bir soru bir cevap gerektirmez.

A szónoki kérdésre nem kell választ adni.