Translation of "Beraber" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Beraber" in a sentence and their hungarian translations:

Bunu beraber kucaklayalım.

Ragadjuk meg közösen!

Beraber kiliseye gidiyoruz.

Együtt megyünk templomba.

Krizi hep beraber atlatabiliriz.

így teljes mértékben elkerülhetjük a válságot.

Beraber kahvaltı edelim mi?

- Csináljunk együtt reggelit?
- Együtt készítjük el a reggelit?
- Készítsük el együtt a reggelit?
- A reggelit együtt készítjük el?

Neden ikiniz beraber çıkmıyorsunuz?

Miért nem mentek ti ketten randizni egymással?

Yaşadığı deneyimi onunla beraber yaşayabiliyorduk,

együtt alakíthattuk Cohh-val az élményt,

üniversitede laboratuvarda öğrencilerle beraber değil

nem diákokkal egyetemi laborban,

Tom ile çocukluğumuz beraber geçti.

Tom és én együtt gyerekeskedtünk.

Yalnızca üç ay beraber olduk.

Mindössze három hónapig voltunk együtt.

- Biz birlikte çalıştık.
- Beraber çalıştık.

Együtt dolgoztunk.

Tom ve ben beraber takılıyorduk.

Tom és én korábban együtt lógtunk.

Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.

Együtt meglehetősen félelmetes csoportot alkotnak.

12.30'da öğle yemeğini beraber yiyeceğiz.

Együtt fogunk ebédelni fél egykor.

Beş erkek kardeş, çiftlikte beraber çalıştılar.

Az öt fivér együtt dolgozott a farmon.

Tom ve ben beraber kampa gittik.

Tom és én együtt mentünk kempingezni.

Tom ve ben nadiren beraber çalışıyoruz.

Tom és én ritkán dolgozunk együtt.

Ve biz de, hep beraber, bundan kaçınırız.

és ezzel mindenki így van.

Ve genellikle bununla beraber yaşamayı tercih ederiz.

és igen gyakran a beletörődést választjuk.

Tom ve Mary beraber epey zaman geçirdiler.

Tamás és Mária sok időt töltenek együtt.

- Memnuniyetle.
- Hay hay.
- Seve seve.
- Başımla beraber.

Örömmel.

Sen ve Tom yeniden mi beraber oluyorsunuz?

Te és Tom újra össze fogtok jönni?

Beraber olduğun kişilerden biri benim bir arkadaşım.

Az egyik ember, aki veled volt, a barátom.

- Hiç bir kadınla beraber yatmadın mı?
- Hiç bir kadınla beraber olmadın mı?
- Hiç bir kadınla sevişmedin mi?

Még sosem voltál nővel?

Sen ve ben bir ara beraber öğle yemeği yemeliyiz.

Neked és nekem valamikor együtt kellene ebédelnünk.

Yeni Ay'ın oluşturduğu gelgitten faydalanarak binlerce soydaşıyla beraber yüzeye çıkıyor.

Az újholddal érkező erős dagálynak köszönhetően, több ezer fajtársával együtt emelkednek a víz felszínére.

- Thiago, karısıyla birlikte Madrid'de yaşıyor.
- Thiago, karısıyla beraber Madrid'de yaşıyor.

Thiago a feleségével Madridban él.

- Tom, Mary ile çalışır.
- Tom, Mary ile çalışıyor.
- Tom, Mary ile birlikte çalışır.
- Tom, Mary ile beraber çalışır.

Tomi Marival dolgozik.