Translation of "Yaşadığı" in Hungarian

0.009 sec.

Examples of using "Yaşadığı" in a sentence and their hungarian translations:

O, onun yaşadığı evdir.

Ebben a házban lakik.

Dünya hepimizin yaşadığı yerdir.

A Föld az, ahol mi mind élünk.

Burası onun yaşadığı ev.

Ez az a ház, amiben ő lakott.

Bu, amcamın yaşadığı evdir.

Ez az a ház, ahol a nagybátyám él.

Bu onun yaşadığı ev.

- Ez az a ház, amelyikben ő lakik.
- Ez az a ház, amelyikben lakik.

Adam yaşadığı sürece umar.

- Az ember bízva bízik, míg él.
- Az ember remél, ameddig csak él.
- Míg az ember él, remél.

Herkesin yaşadığı bir ayrıcalık değil.

amelyet sokan nem tapasztalnak meg.

Yaşadığı deneyimi onunla beraber yaşayabiliyorduk,

együtt alakíthattuk Cohh-val az élményt,

Onun yaşadığı şehri biliyor musun?

Ismeri a várost, ahol ő él?

Eğer Dünya insanların yaşadığı tek yerse

és a Föld az egyetlen hely, ahol emberek élnek,

Hem de yaşadığı onca şeye rağmen.

mindazok után, amin keresztülment.

Yedi milyon insanın yaşadığı bir şehir

egy városét, ahol hétmillióan laknak.

Onun içinde yaşadığı bir evi yok.

Nincs háza, amiben lakhatna.

Bana Tom'un artık Boston'da yaşadığı söylendi.

Azt mondták nekem, hogy Tom most Bostonban él.

Onun nerede yaşadığı hakkında hiçbir fikrim yok.

Fogalmam sincs, hol lakik.

Tom'un nerede yaşadığı hakkında hiçbir fikrim yok.

Fogalmam sincs, Tom hol él.

Tom yaşadığı sürece bu hafta sonunu hatırlayacaktır.

Tomi emlékezni fog erre a hétvégére, ameddig csak él.

Onların yaşadığı şehrin büyük bir İspanyolca konuşan topluluğu var.

Az ő városukban jelentős spanyol anyanyelvű közösség él.

Yaşadığı şeyden sonra daha iyi ve daha cesur dönmüş biri.

és az átélteknek köszönhetően erősebben és bátrabban tért vissza.

- Tom Mary ile aynı caddede yaşıyor.
- Tom Mary'nin yaşadığı aynı caddede yaşıyor.

Tom ugyanabban az utcában lakik, mint Mary.