Translation of "Yüzeceğini" in German

0.003 sec.

Examples of using "Yüzeceğini" in a sentence and their german translations:

Tom'un yüzeceğini umuyorum.

Ich erwarte, dass Tom schwimmen wird.

Ona nasıl yüzeceğini öğrettim.

Ich habe ihm das Schwimmen beigebracht.

O, nasıl yüzeceğini bilmiyor.

Sie kann nicht schwimmen.

Tom nasıl yüzeceğini bilmiyordu.

Tom konnte nicht schwimmen.

Gençken nasıl yüzeceğini öğrenmeliydin.

- Du hättest schwimmen lernen sollen, als du jung warst.
- Ihr hättet schwimmen lernen sollen, als ihr jung wart.
- Sie hätten schwimmen lernen sollen, als Sie jung waren.

Tom nasıl yüzeceğini bilmiyor.

Tom kann nicht schwimmen.

Nasıl yüzeceğini nasıl öğrendin?

Wann hast du schwimmen gelernt?

- Tom nasıl yüzeceğini bilmediğini söyledi.
- Tom nasıl yüzeceğini bilmediğini söylüyor.

Tom sagt, er kann nicht schwimmen.

Tom'un nasıl yüzeceğini bilmediğini bilmiyordum.

Ich wusste nicht, dass Tom nicht schwimmen kann.

Sanırım Tom nasıl yüzeceğini bilmiyor.

Ich nehme an, dass Tom nicht schwimmen kann.

Her zaman nasıl yüzeceğini bildiğini düşündüm.

Ich dachte immer, dass du schwimmen könntest.

Tom gibi bir insan muhtemelen nasıl yüzeceğini bilir.

Jemand wie Tom kann vermutlich schwimmen.

Mary nasıl yüzeceğini bilse plaja daha sık gider.

- Wenn Mary wüsste, wie man schwimmt, ginge sie viel öfter zum Strand.
- Wenn Mary schwimmen könnte, ginge sie viel öfter zum Strand.