Examples of using "Uğraşmalısın" in a sentence and their german translations:
- Evliliğini kurtarmak adına çaba sarf etmen gerek. - Evliliğini kurtarmak için uğraşmalısın. - Evliliğini kurtarmak için çalışmalısın. - Evliliğini kurtarmak için çalışmak zorundasın. - Evliliğini kurtarmak için çalışman gerekiyor.
- Du musst daran arbeiten, deine Ehe zu retten. - Sie müssen daran arbeiten, Ihre Ehe zu retten.