Translation of "Bayana" in German

0.011 sec.

Examples of using "Bayana" in a sentence and their german translations:

Yerimi yaşlı bayana verdim.

Ich überließ meinen Platz der alten Dame.

Yerimi yaşlı bir bayana verdim.

Ich überließ einer alten Dame meinen Sitz.

Bir bayana nasıl davranacağımı biliyorum.

Ich weiß, wie man eine Dame behandeln muss.

Tom yaşlı bayana yardım teklif etti.

Tom erbot sich, der alten Dame zu helfen.

Bu bir bayana davranma tarzı değildir.

So behandelt man eine Dame nicht!

Lütfen bu bayana bir taksi çağırın.

- Rufen Sie der Dame bitte ein Taxi.
- Ruf doch bitte der Dame eine Taxe.

- Bir bayana yaşının sorulmayacağını bilecek kadar akıllı olmalısın.
- Bir bayana yaşını sormayacak kadar mantıklı olmalısın.

Du solltest dich hüten, eine Dame nach ihrem Alter zu fragen.

Bir bayana yaşını sormanın kabalık olduğunu bilmiyor musunuz?

- Weißt du denn nicht, dass es unhöflich ist, eine Dame nach ihrem Alter zu fragen?
- Wissen Sie denn nicht, dass es unhöflich ist, eine Dame nach ihrem Alter zu fragen?

Aşık olmak sevmekle aynı değildir. Bir bayana aşık olabilirsin ve hâlâ ondan nefret edebilirsin.

Verliebtsein ist nicht das Gleiche wie Lieben. Man kann in eine Frau verliebt sein und sie trotzdem hassen.